Yazarlar

Piyasalar

Şirketler

Teknoloji

Öğren

Politika

DeFi

TV&Video

Podcast

Etkinlikler

Sponsorlu İçerik

Consensus Magazine

E-Bülten

Yazarlar

Balaji Srinivasan’ın Bitcoin 1 Milyon Dolar Olacak İddiası Doğru Olabilir ama Umarım Yanılıyordur

Podcast yaratıcısı Peter McCormack bitcoin’in enflasyona karşı korunma olduğu tezini ve insanların neden bitcoin’e geçmesi gerektiğini analiz ediyor.

2 Nisan 2023 16:17

Güncellenme: 2 Nisan 2023 16:23

Peter McCormack

Peter McCormack, What Bitcoin Did podcastinin yaratıcısı ve Real Bedford futbol kulübünün başkanıdır.

Twitter'da Takip Et:

@PeterMcCormack

Ortalık toz duman iken BBC’nin manşetinde, “Deutsche Bank’ın hisseleri yatırımcılardaki endişelerden dolayı düşüşe geçti” haber vardı. Bu manşet, son birkaç haftadır küresel finans sitemini derinden etkileyen bir dizi olayın üzerine tuz biber eker gibiydi. Tüm bu gelişmeler Büyük Finansal Kriz 2.0’ın eşiğinde olduğumuzun göstergeleriydi. Ancak geçen seferden farklı olarak bu sefer ne yapılması gerektiğine dair tecrübemiz vardı zira büyük finansal kurumların batmasına izin verilemeyecek kadar büyük oldukları biliniyordu ve devletler bunları kurtaracaktı. 


ABD devletinin borçlarının sürdürülemez bir seviyeye vardığı bir dönemde politikacılar bu tür bir sorunun gündemde kalmasından memnun olmayacakları için bu sorundan kurtulma yoluna gideceklerdi. Politikacılar için ana odak noktası oy verenlerin güvenini yüksek tutmak ve güç devşirmektir. Enflasyona karşı korunmak için faizleri artırma ve Fed’in parasal gevşeme programıyla bankaları kurtarması gibi aksiyonlar ABD’nin ana ve sistemik sorununu çözmek için yeterli değil. Bu sorun harcamaların gelirlerden fazla olması durumundan kaynaklanıyor. Çözüm şöyle dursun Fed ve ABD Hazine Bakanlığı doların küresel rezerv para olarak konumunu korumaktan başka bir şey düşünmüyorlar.


Bu bandaj çözümler yeterince steril olmadıkları gibi hiper  enflasyon riskini de beraberlerinde getiriyor. Sonuç olarak küresel ekonomik istemin yakın zamanda çok büyük bir düzeltmeye gitmesi muhtemel. 


Bitcoin camiası içerisindeki genel bir soru şu: Ani hiper enflasyon riskine dair korkular yatırımların geri çekilmesine neden olur mu? Bitcoin’in son günlerdeki artışları birçok yorumcunun katılmadığı bitcoin’in enflasyona karşı bir korunma aracı olduğu tezini haklı mı çıkarıyor? 


Piyasalarda sebeplerle sonuçları ilişkilendirmek belki kolaycı bir yaklaşımdır ama ne yapalım bendeniz de işin uzmanı değil uzmanlarla röportajlar yapan biri olarak elimden geleni yapayım.


Öncelikle enflasyona karşı korunma tezi neden kredibilite kaybetmişti? İnsanlar 2021 sonu ve 2022 başında enflasyonun hızla yükseldiği dönemde bitcoin fiyatlarının aşağıya gittiğine şahit olmuşlardı da ondan… Yani görüntüye bakıldığında bitcoin enflasyondan korumuyordu. Birçok Bitcoin uzmanı bu durumdan keyif aldı ve makalelerde ve röportajlarda “size demiştim” lafını çok sık duyar olduk. Ancak Steven Lubka gibi bazı bitcoin’ciler bu fikre dair inançlarını korudular. Son yıllarda başta COVID-19 olmak üzere çeşitli faktörlerden kaynaklanan sistemik tedarik zinciri olayları nedeniyle bir fiyat artışı yaşıyoruz. Yani bu görüşe göre enflasyonun kök nedeni parasal değil ve bu nedenle bitcoin’in ABD dolarının. Değer kaybına karşı bir can simidi olma durumu hâlâ geçerli.


Bunun da ötesinde bitcoin fiyatındaki düşüş FTX, Celsius, Luna ve diğer bazı olaylar nedeniyle oluşan yolsuzluklar ve kaldıraç sıkıntıları nedeniyle düşüyordu. Dünya kripto paralara olan inancını kaybederken bitcoin de etkilendi. Ancak muhtemelen bu durum geçici ve bitcoin gibi bir parasal varlık ile diğer yatırımların arasındaki farkı daha iyi anladıkça bu durum düzelecek. 


Bitcoin fiyat yükselişleri

Peki son günlerde bitcoin’de görülen ve enflasyonla ilişkilendirilen fiyat artışlarına ne diyorsunuz? Bitcoin’in değeri 9 Ocak’ta önemli bir dönüm noktasından geçti. O dönemde Fed yeni bir faiz artışına hazırlanıyordu. Enflasyonun soğuduğuna ve parasal sıkılaştırmanın gelmekte olduğuna ve bu nedenle bitcoin’in fiyat artışının ölü kedi sıçraması gibi bir tepki olduğuna dair görüşler duyduk.


Podcast’ime gelen birçok uzman finansal sisteme dair önemli sistemik riskleri işaret etseler de yılın başında bitcoin’e yatırım yapanların ani gelişen bir ekonomik kriz ve bunun sonucunda para basımının başlamasını öngörebildiklerini sanmıyorum. Belki herkes hayal görüyordu ama ekonomi yardım sinyalleri gönderirken analistler en kötü senaryoda kısa bir resesyon öngörüyorlardı.


O dönemde benim görüşüm bitcoin fiyatının 2022’deki drama karşı bir geri tepme etkisi yaşadığıydı. Birçok kişi bitcoin’in dibi gördüğünü ve alım için iyi bir fırsat oluştuğunu düşünüyordu. 


Tüm bunlara karşım bitcoin’in Mart ayında başlayan fiyat artışı farklı gibiydi. ABD’deki son dönemin en büyük banka batışları Fed’in 2 trilyon dolarına mal olabilirdi. Dünyanın en eski bankalarından olan ve bankacılık sektörünün kalbindeki oyunculardan Credit Suisse’in sıkıntıya girmesiyle birlikte reçete oluşmaya başladı: İnsanlar dolardan kaçmanın yollarını arıyorlardı. 


Uzmanlar bilmiyorlar

Mevcut bankacılık krizi kafasını kuma gömmeyenlerin anlamaya çalıştığı bir muamma.


İngiltere’nin en popüler politik podcast’lerinden birini (Rest is Politics) yapan iki önde gelen eski siyasi figürü ele alalım. Programın yapımcılarından olan ve kısa süre önce başbakanlığı adaylığını koyan biri bir bankacıyla olan konuşmasını anlatıyor. Bankacı “bu bankalar o kadar büyük ve karmaşık yapıdalar ki kimse gerçek anlamda neler olduğunu anlamıyor. Kimse” diyor.


Başkan Biden’ın Başkanlık Ekonomi Raporu’nda da, “Bir ülkenin bağımsız para biriminin temel ya da gerçek değeri olması gerekmez” ifadesi yer alıyor. Ne yönetim anlayışı ama! Diğer bir deyişle ABD doları güveni esas alıyor ve güven kaybı yaşandığında (yakın zamanlarsa olduğu gibi) bir anda ortalığı sel götürebiliyor. 


Aslında ünlü borsa çöküşleri de bundan ibaret: Nakdin yüksek hacimden düşük hacme gerilemesi. Yatırım analisti Lyn Alden’ın bülteninde belirttiği gibi “mevduatlardaki 17,6 trilyon doların karşılığında 3 trilyon dolarlık nakit var. Bunun da muhtemelen 0,1 trilyon doları fiziksel nakit” diyor. 


Fed Başkanı Jerome Powell geçenlerde düzenlediği basın toplantısında UBS ile Credit Suisse arasındaki birleşmenin piyasalara olumlu etki yaptığını belirtiyor ancak “şu ana dek” ifadesini kullanarak biraz belirsizlik oluşturuyordu. Powell gibi güveni tesis etmek ve kelimeleri özenli seçmek konumunda olan kişiler mevcut bankacılık sıkıntılarına dair belirsizce konuştuğunda kurt yatırımcılar risk kokusu alırlar ve güvenli limanlar aramaya başlarlar. 


Bu yazıyı kaleme aldığımız günlerde işler biraz da olsa değişmeye başlamıştı. Bankacılık hisseleri geri geliyordu ve bitcoin’in yükselişi yavaşlamıştı. Ancak bu uzun vadeli bir trendin kısa vadeli düzeltmesi gibiydi: Fiat paralar enflasyona uğramaya devam ediyordu ve bitcoin akla yatkın bir alternatif olarak öne çıkıyordu. Her ne kadar bitcoin’den nefret edenler sözlerini sakınmadan sarf etseler de bitcoin destekçilerinin elleri güçleniyor ve bu saldırıları savuşturabiliyorlardı.


Bitcoin’in temel karakteristikleri 

Bankacılık krizi öncesinde Bitcoin’in temel özelliklerini (sınırlı arz ve ele geçirilememe) bilenler bu dalganın önünde konumlandılar. Piyasa hareketlerinin nedenlerini tartışabilirsiniz ancak Silicon Valley Bank’in iflasından bu yana geçen birkaç hafta içinde bitcoin’in yüzde 37 yükseldiği gerçeğini göz ardı edemezsiniz. Böylesine sınırlı ve kıt bir varlığın fiyatının böylesine artması net bir hikâye anlatır.  


Bunların hiçbiri şaşırtıcı görülmemeli. Bitcoin’in en öncelikli vaatlerinden biri de değer saklayan güvenilir bir varlık olmasıdır. Satoshi’nin dediği gibi, “Geleneksel para birimlerinin temel sorunu işlemeleri için güvene ihtiyaçları olmasıdır. Merkez bankası güvenilir olmalı. Ancak fiat paranın geçmişi bu güvenin çöktüğü örneklerle dolu. Bankalar paranızı tutmak ve elektronik olarak transfer etmek anlamında güvenilir kurumlar olmalı ancak çok az rezerv tutarak kredileri dağıtmaktan çekinmezler.”


Satoshi bile Nostradamus değildi, ekonomi tarihçisi ve mucitti. Kısmi rezervlere dayalı bir sistemin temel sıkıntıları iyi anlamıştı ve bundan korunacak bir sistem geliştirmişti. Bitcoin tasarımı basit temel ilkelere dayanıyordu: Sınırlı emisyon, sabit para politikası ve denetlenebilirdik. Bu basit temel ilkeler paraya güven unsurunu yeniden sağladı. Güvenilir bir tarafa gerek duymayan, adil ve şeffaf bir sistemde herkes parayı izleyebilir hale geldi.


Bitcoin hiçbir zaman enflasyon sorununa gerçek zamanlı bir çözüm olmadı. Michael Burry’nin emlak piyasasına dair meşhur iddiasına benzer biçimde bitcoin de finansal krize erkenden hazırlananlara fayda sağladı. Piyasayı doğru zamanlama ile okuyabilirseniz enflasyondan mükemmel biçimde korunabilirsiniz. Ancak uyarı sinyallerini görmezden gelir ve çok fazla beklerseniz şanssızlar kümesine düşersiniz. 


Elastik olmayan bir varlık olan bitcoin kendi korku ve kibir döngülerini yaşar. Bu nedenle bitcoin’den anlayan dostlarının tavsiyelerini dinlemeyen ve BTC fiyatı arttıkça kaçırma korkusuna teslim olan kişiler bir anda yüksekten alım yapıp zarara uğrayabilirler. Sakin zamanlarda ve bilinçli biçimde bitcoin yatırımı yapanlar para basma makinelerinin tıkır tıkır çalıştığı dönemlerde kendilerini korumaya almış olurlar. 


Bitcoin için çok mu geç kaldık? Henüz değil. Ekonomide daha başka sorunlar oluşur mu? Kesinlikle oluşur. Bunlar başka kurtarma operasyonlarını gerektirir mi? Muhtemelen. Bitcoin bundan yararlanır mı? Yüksek ihtimalle. Aslında bitcoin’in değer depolama özellikleri zor zamanlarda yol arayan yatırımcılara imkân sunuyor. Ekonomik durum çok hızlı biçimde bozulur mu? Hayli olası ama kim bilebilir? Finansal sistem aslında bir kaos teorisi uygulamasıdır. Tahminler sık sık boşa düşer.


Sistemin bir yerde duvara toslayacağını hepimiz hissediyoruz. Ancak Custodia Bank kurucusu Caitlin Long’un kısa süre önce söylediği gibi, “Ne zaman olacağını bilemiyoruz.” Yarın veya haftaya veya bir yıl sonra ya da 2033’te olabilir. Ben yarına dair beklentilerim nedeniyle bitcoin almıyorum. 2033’e dair beklentilerim nedeniyle bitcoin alıyorum.


Ve Balaji sahneye çıkar

Ekonomik durum hızla kötüye giderse bu bitcoin’i nasıl etkiler. Balaji Srinivasan kısa süre önce bir iddia dile getirdi ve bitcoin’in değerinin 17 Haziran’da 1 milyon dolar olacağını söyledi.  Size dürüst olacağım, böylesi büyük bir değer sıçraması için ne tür bir alım-satım mekaniği gerektiği konusunda emin değilim ancak kayda değer bir sermaye girişi olması gerektiği aşikâr.


Ancak şu bir gerçek ki birçok insan fiat paraların kırılganlığından sıkılıp bitcoin’in çekim gücünün etkisine kapılıyor. Ayrıca bitcoin ihtiyacı olanlar bitcoin’e erişiyorlar. Gelişmiş dünyanın çeperindeki gelişmekte olan ve paralarının yetersizliğinden ve çöküşünden mustarip olan toplumlarda yayılım git gide artıyor. Bu bölgelerde stabil paraların kullanımı esas olsa da toplumlar bitcoin’e geçmek için gerekli teknik becerileri hızla kazanmaya devam ediyorlar. Birçokları için bitcoin ABD doları dahil fiat paralara karşı bir korunma aracı haline geldi bile. 


Her hâlükârda birçok bitcoin sever gibi benim de kaygım şu ki Balaji’nin iddiasının gerçek olduğu bir dünyaya henüz hazır değiliz. Eğer Balaji haklı çıkarsa çok daha büyük sorunlarla karşılaşmamız da olası. Bitcoin’in yaygınlığı ona ihtiyaç duyanları koruyabilecek ya da kendisini devletlerin saldırılarından koruyabilecek boyutta değil henüz…  


Kayıtsızlığı kalmayı hedge etmek

Bitcoin’in enflasyona karşı bir korunma aracı olduğu fikri Batı dünyasında çok ciddiye alınmadı. Benim memleketin İngiltere’de de benzer bir durum söz konusu. İnsanlar hâlâ bitcoin konusunda kayıtsız bir tavır takınmayı tercih ediyorlar. Bu kişilerin ya bilgisi çok az ya da önyargılı bir tutum benimsiyorlar. Bu nedenle ya tamamen görmezden geliyorlar ya da kriminal işlerde kullanılan bir araç gibi değerlendiriyorlar. Bitcoin’i bilmek ve anlamak için paraya yeni bir alternatif olduğunun farkına varmak gerekli. Coin’den anlamayanların belirli bir bilgi eşiğini aşmaları gerekli.


Bir kişini hayatı Bitcoin’i anlamasından sonra çok büyük biçimde değişebiliyor. Ancak bu tür bir uyanışın ne kadar önemli olduğunu diğer insanlara anlatmak sanki bir tarikata üyeymişsiniz gibi görünmenize neden olabiliyor. İnsanlar kaşlarını kaldırıp gözlerini devirerek sizi dinliyorlar.


Birçok insan bitcoin’e kayıtsız kaldıkları kadar mevcut finansal sistemin risklerine de kayıtsızca yaklaşıyorlar. Önümüzde ne tür bir felaketin yaklaşmakta olduğunu görmelerine rağmen çok azı kıt bir varlığa paralarını yatırmaya razı oluyorlar. Bu yaklaşımların hiçbiri bitcoin’in enflasyona karşı korunma aracı olduğu tezini çürütmüyor sadece bir paradigmayı değiştirmenin ne kadar zaman aldığını gösteriyor.


Ataleti tersine çevirmek için bir dış itici güç gerekir, ana akım sistemi sarsacak bir güç… Bitcoin bir kriz döneminde doğmuştu. İnsanların neden bir değer saklama aracına ihtiyaç duyduklarını ve bitcoin’i anlamaları için belki bir tane belki de daha fazla sayıda kriz gerekebilir. Bilinçli mi yapıldı bilmesem de bitcoin’in dört yılda bir gerçekleşen yarılanma süreci çok iyi bir pazarlama aracı. Bu yarılanma dönemleri ekonomik krizlerle çakıştığında hızlı bir yaygınlaşma dönemi tetiklenebilir.


Tüm bu nedenlerden dolayı benim temel beklentim dünyanın dört bir yanında ihtiyaç duyan kitlelerin bitcoin’i enflasyondan korunma aracı olarak kullanmasıdır. Ancak bu korunma aracının anlaşılması, önden planlama yapılması önemlidir. Benim görüşüme göre birçok kişi yavaş kaynayan tenceredeki kurbağa gibi tehlike sinyallerini görmekten aciz kalıyor. 


Ne yazık ki Cantillon etkisinden yararlananlar bitcoin’in değer saklama özelliğinden herkesten daha fazla yararlanabilirler Bitcoin’in koruması gereken kitlenin önemli bir kısmı sürüklenip gidebilir. 


Daha fazla şans

Finansal okur yazarlık gerekli ve ben de bu sürece katkı verdiğim için mutluyum. Bitrefill’den Sergej Kotliar’ın anlattığı gibi herkese Turuncu Hap yutturmamız mümkün değil. Kotliar’ın yaygınlığı n artmasına dair görüşleri genel anlamda pragmatik: İnsanların ihtiyaçlarını öne çıkar ve Bitcoin’in teknik faydasına odaklan. “Bitcoin hem bir araç hem de bir harekettir.”


İnternet hikâyesinde gördüğümüz gibi teknolojinin geniş alana yayılması için kullanıcılara pratik faydalar sunması elzemdir. İnsanların günlük değişen ihtiyaçları var. Bunları karşılamalıyız, sadece korkulara oynamakla sonuç alınamaz. Örneğin, bitcoin’in daha hızlı ve uygun maliyetli bir ödeme aracı olduğu fikrini satmak bir yol olabilir. Bu insanların bitcoin’i benimsemeleri için iyi bir yol olabilir ve bitcoin’in parasal özellikleri de üzerine ekstra katkı verir.


Ancak bunun dışında yapılması gereken çok şey var. Bitcoin’in güzelliği sosyal fayda açısından her geçen gün daha fazla imkân ortaya koyulmasıdır. Parasal özgürlük, internet parası, temiz enerji müşterisi gibi… Tüm bu özelliklerin büyük bir pozitif toplumsal etkisi vardır. İnsanları eğitecek kişilerin farklı kitlelerin kaygılarını doğru biçimde anlamaları ve onlara yönelik en doğru argümanları oluşturarak bitcoin’i anlatmaları önemlidir. Bu söylem bazen ideolojik, bazen teknik bazen de ikisini de içerir formatta olmalıdır.


Ya da Margot Paez’in söylediği gibi, “Eğer doğru temsilcileri bulamazsak bitcoin adaptasyonu beklediğimiz hızda gitmez.” Eğer Bitcoin herkes içinse Bitcoin’in savunuculuğunu yapan kitlenin de çeşitlilik göstermesi gereklidir.


Yani benim aklımdaki soru bitcoin ve enflasyondan korunma tezinin ilişkili olup olmadığı değil. Böyle bir ilişki olduğu aşikâr. Güven sorunlarıyla sürekli sarsılan bir dünyada en iyi varlık bilinen ve değiştirilemez tarzda kısıtlı emisyona sahip, güvenilir taraf gerektirmeyen merkeziyetsiz bir sistemde doğrulanan varlıktır. 


Benim aklımdaki soru bu değişimi nasıl en yaygın biçimde gerçekleştireceğimiz üzerinedir. 


Yavaş ve kararlı bir yayılım hızlı ve şok bir yayılımdan daha iyi olabilir. Hızlı senaryonun ciddi riskleri de var: Hükümetlerin saldırısı ve elinde bitcoin tutanların diğerlerini hor görmesi gibi… Bitcoin’i krizlerden uzak tutmak krizlere girip oradan ders çıkarmaktan daha iyidir.


Yani umalım ki önümüzdeki birkaç ay içinde bitcoin’in değeri 1 milyon dolar olmasın. Bitcoin kararlı bir şekilde yaygınlaşmasına devam etsin.




Daha Fazla Oku

    BitcoinDüzenlemelerkripto

Günün Gelişmeleri İçin E-Bültenimize Abone Olun

E-Bültenimize abone olarak onaylamış ve CoinDesk Türkiye ürün ve hizmetleri için iletişim kurulmasına izin vermiş olursunuz.


YASAL UYARI

Bu sitede yer alan yatırım bilgisi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihlerini dikkate alarak, kişiye özel olarak sunulmaktadır. Bu sitede veya e-bültenlerimiz kapsamındaki sözel, yazılı ve grafiksel dahil olmak üzere tüm bilgi ve analizler; herhangi bir karara dayanak oluşturması noktasında herhangi bir teminat, garanti oluşturmamakta ve yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla paylaşılmaktadır. Coindesk Türkiye hiçbir şekil ve surette ön onay, ihbar ve ihtara gerek olmaksızın söz konusu bilgileri değiştirebilir veyahut silebilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı vermeniz beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu sitedeki yorumlardan, eksik bilgi ve/veya güncel olmama gibi konularda ortaya çıkabilecek zararlardan Coindesk Türkiye ve çalışanlarının herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.

Peter McCormack, What Bitcoin Did podcastinin yaratıcısı ve Real Bedford futbol kulübünün başkanıdır.

Twitter'da Takip Et:

@PeterMcCormack

Peter McCormack, What Bitcoin Did podcastinin yaratıcısı ve Real Bedford futbol kulübünün başkanıdır.

Twitter'da Takip Et:

@PeterMcCormack

Fiyatları İncele

Kripto Varlık

Sosyal Meyda Trendi

Trendleri İncele

Trend Haberler

1
Piyasa Değerlendirmesi: ABD’de Resesyon Endişesi Piyasaları Baskılıyor

17 Mart 2025 14:59

Kripto Varlık

Sosyal Meyda Trendi

Trendleri İncele

Kategoriler

Yazarlar

Piyasalar

Şirketler

E-Bülten

Politika

Teknoloji

Kripto Paralar

Hakkında

Hakkında

Kişisel Verileri Koruma Kanunu

Künye

Çerez Politikası

Reklam Verin

KVKK Başvuru Formu

İletişim

Kişisel Verileri Saklama ve İmha Politikası


Yasal Uyarı: Bu sitede yer alan yatırım bilgisi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihlerini dikkate alarak, kişiye özel olarak sunulmaktadır. Bu sitede veya e-bültenlerimiz kapsamındaki sözel, yazılı ve grafiksel dahil olmak üzere tüm bilgi ve analizler; herhangi bir karara dayanak oluşturması noktasında herhangi bir teminat, garanti oluşturmamakta ve yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla paylaşılmaktadır. Coindesk Türkiye hiçbir şekil ve surette ön onay, ihbar ve ihtara gerek olmaksızın söz konusu bilgileri değiştirebilir veyahut silebilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı vermeniz beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu sitedeki yorumlardan, eksik bilgi ve/veya güncel olmama gibi konularda ortaya çıkabilecek zararlardan Coindesk Türkiye ve çalışanlarının herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.

@2022 CoinDesk