Amerikan Psikiyatri Derneği 1973 yılında “Goldwater Kuralı” olarak bilinen bir yaklaşımı duyurdu. Bu etik prensipte psikiyatristlerin, ünlü ve tanınan figürlere dair uzaktan bilgiler ışığında yorumlar yapmaması gerektiğini vurguluyordu.

Neyse ki ben psikiyatrist veya tıpla ilgili biri değilim. Bu nedenle güncel haberlere bakarak Sam Bankman-Fried’in aklını yürütmek üzere olduğunu söylememde bir sakınca yok. 

Bu iddiamı profesyonel bir psikiyatrist gibi değil profesyonel bir okur, yazar ve araştırmacı gazeteci olarak ortaya atıyorum. Bankman-Fried’in kendini temize çıkarmaya yönelik hamlelerden biri olarak Substack’de yayınladığı blog yazısını okuyan konuya hakim bir göz, Bankman-Fried’in kendi yörüngesine takılıp kalmış zihni çok daha iyi anlayacaktır.

Finansçı Sam Ackman bir nedenle tersini düşünüyor olsa da Bankman-Fried’in yalanlarla dolu bu yazısını okumak sizin için zaman kaybından başka bir şey olmaz. Ancak bir kara deliğin olay ufkunda gezinene bir zihnin nasıl olduğunu merak ediyorsanız okuyabilirsiniz. 

O nedenle ben sizin için okudum.

Bankman-Fried’in “FTX Otopsi Analizi” başlıklı yazısı daha önce kendini aklamaya yönelik medya turu sırasında dile getirdiği yalanlar ve hezeyanların tekrarından başka bir şey değil. Halka açık bilgilerle taban tabana zıt bu iddiaları bir kez daha dile getirmek, manik bir kopuşa dair güçlü sinyaller veriyor. Ancak yazının bozuk yapısı ve sözcüklerin yersizce kullanımı başka bir durumun da göstergesi.

Tüm bunların ötesinde Bankman-Fried’in olayları aktarımı tutuklanmasından bu yana değişmedi. Ancak gerçeklik içinde yaşayan herkesin görebildiği ama kendisinin göremediği çok net bir konu var: Alameda Research ve FTX arasındaki ilişkinin yolsuzluğa dayanan doğası…

Yayınlanan blog yazısında Bankman-Fried tüm olayların müsebbibi olarak Alameda Research’ün yaşadığı sıkıntıyı gösteriyor. Bankman-Fried, Alameda’nın bilançosunun 2022’deki kripto dalgalanması nedeniyle nasıl bozulduğunu detaylı biçimde açıklıyor ve Alameda’nın çöküşünün nedeni olarak “büyük bir piyasa çöküşünde yeterli hedge oluşturamamayı” söylüyor. 

Bu açıklamalar FTX yolsuzluğunda en az üç konunun açıkta kalmasına neden oluyor.

Birincisi Bankman-Fried, hâlâ Alameda’nın kendi kararlarını alan, bağımsız bir kurum olduğunu iddia ediyor. Ancak gerçekte, Alameda eski CEO’su Caroline Ellison’ın da itiraf ettiği üzere, Bankman-Fried, 2019’da CEO’luğu bırakmasından sonra da Alameda’nın operasyonlarını kontrol ediyordu. 

İkincisi, Bankman-Fried, Alameda’nın FTX üzerinde teminatlar ve likiditasyon konularında gizli bir özel serbestliğe sahip olduğu gerçeğini görmezden geliyor. Bu hukuken suç teşkil eden bir organizasyon ve FTX’in spot piyasa kullanıcı fonlarına Alameda’nın erişimine imkân veren bir durum. FTX ise kullanıcılarına fonlarının bu şekilde kullanılmayacağı sözü vermişti.  

Son olarak, Bankman-Fried, FTX’in müşterilerinin fonlarını hiçbir zaman olması gerektiği biçimde yönetmediğini ve sonucunda 8 milyar dolarlık bir açık oluştuğunu da görmezden geliyor. 

Kafadaki büyük boşluk

Bankman-Fried aynı yalanları o kadar fazla tekrarlıyor ki artık bunlar sıkıcı hale gelmeye başladı. Azıcık konuyla ilgilenen birinin bu yalanlara kanmaması lazım. Bankman-Fried’in bu iddiaların ikna edici olduğunu düşünmesi onun zihin durumuyla ilgili de bir ipucu veriyor. Bankman-Fried’in pozisyonunda olan aklı başında ve rasyonel birinin bu tür bir alternatif gerçekliği sürekli dile getirmesi beklenmez.

Bankman-Fried’in gerçeklikten bu derece kopuk olmasına dair naçizane teşhisimi birkaç farklı yazıda dile getirmiştim: Bu bir elit hayalcilik durumudur. Sam Bankman-Fried kendisinin kötü bir şey yapamayacağına inanılan bir aile yapısı içerisinde yetiştirildi. (Annesi Barbara Fried “yanlış” diye bir şeyin olduğundan bile şüpheli.) 

Bankman-Fried, hatalarını doğaçlama bir growth-hacking ve uzun vadede hayırlı bir noktaya erişmek için kısa yollar kullanmanın bir sonucu olarak rasyonalize ediyor. Burada da dayanak olarak efektif alturizm yaklaşımını kullanıyor. Artık yaptıklarının gerçek sonuçlarıyla yüzleşmesinin zamanı geldi. Ancak kendisi bu gerçekliği anlamak ve kabul etmek yerine annesinin, babasının, hocalarının ve avukatlarının doğru olduğunu iddia ettiği bir fantezi dünyasına kaçmayı tercih ediyor. 

Ancak bu son blog paylaşımı ona yakın olan birkaç kişinin bile bu sürece taahhüt göstermediğini işaret ediyor. Yayınlanan yazı son derece zayıf kurgulanmış, argümanlar dağınık ve hatta bir imla düzeltimi bile yapılmamış görünüyor. Bu blog yazısı kendisini temsil etmek isteyen avukatların da görüşü alınmadan veya onların karşı görüşüne rağmen yayınlanmış gibi.

Yazı Bankman-Fried’in hukukçu olan anne-babası tarafından da görülmemiş olmalı. Zira Bankman-Fried’in kendisinin de yıllardır çalıştığı hukuk bürosu olan Sullivan & Cromwell bile yanlış yazılmış. Bu Bankman-Fried’in zihinsel durumuna bir gösterge olmaz zira hepimiz hatalar yaparız. Ancak hayatının geri kalanını hapishanede geçirme riski ile karşı karşıya olan bir kişi bu kadar ham halde kurgulanmış bir “suçu üzerinden atma” çabasını kimseye danışmadan ve destek almadan gösteriyorsa Bu onun gerçeklikten ne kadar kopuk olduğuna işaret olabilir. 

Her şey ortaya çıkacak

Son olarak, bu tamamen yanlış yazıdan Bankman-Fried’in ruh halini gösteren birkaç başka örnek vermek gerekirse:

• Bankman-Fried para çalmadığını ve neredeyse tüm varlıkların FTX müşterilerinin zararını karşılayabilecek durumda olduğunu belirtiyor. Ayrıca Robinhood Markets’daki 450 milyon dolarlık kişisel hissesini alıp hukuki sürecin maliyetini karşılaması gerektiğini vurguluyor. Ancak bu hisse payı yolsuzluk sürecinde edinildi ve alınması için Bankman-Fried’e şirketten borç verildi. 
• Bankman-Fried, FTX International’ın ve Alameda Research’ün legal, bağımsız ve kârlı işletmeler olduğunu ve 2021 yılında her birinin milyarlarca dolar para kazandığını vurguluyor. Burada Sam’in kafasında muhasebenin nasıl algılandığını görüyoruz. Gerçek hayatta ise FTX’in ve Alameda’nın 2022 öncesi boğa piyasasında 3,7 milyar dolar kaybettiğini biliyoruz. Bu o kadar kötü bir performans ki yolsuzluk iddiasını bile gölgede bırakabilir.
• Bankman-Fried milyarlarca dolarlık fon bulabileceğini ama beceriksiz avukatlarının onu iflas açıklamaya zorladıklarını söylüyor. Bu gülünç bir iddia. Bankman-Fried çaldığı 10 milyar dolar için ona kredi açacak birilerinin olduğuna inanıyor olmalı. Bu arada açıkça yapılan tek teklif Binance’in alım teklifiydi, o da hesaplara bakar bakmaz bundan vazgeçti.
• Bankman-Fried defaatle FTX’in bilançosundaki “likid olmayan” varlıklara vurgu yapıyor. Bankman-Fried’in finanstan ne anladığını dikkate aldığımızda bunların FTT tokenlar ve Serum’un SRM token’ları olduğunu düşünüyoruz. Bunlar “likid olmayan” varlıklar değiller, değersiz durumdalar.
• Bankman-Fried, FTX’in çöküşünden önce Alameda’nın işlem hacmindeki payının düşmesini ve likiditesini FTX’in kurtulabileceğine bir dayanak olarak belirtiyor. Bu tam anlamıyla bir çılgınlık. Bu beklenti araçlarının yüzde 5’inde kontağa bastıktan sonra patlama olan ve içindeki herkesin ölümüne neden olan bir otomobil firmasının yeniden toparlanacağını ummak gibi bir şey. 
• Bankman-Fried kendi hareketlerinin sorumluluğunu başkalarına yükleyecek biçimde komplo teorilerine de giriyor. Burada bir kez daha hukuk şirketi Sullivan & Cromwell’e yükleniyor ve büronun kendi (belirsiz) çıkarı için iflas sürecine başladığını iddia ediyor. Bu da kendisinin milyarlarca dolar çaldığı gerçeğini örtbas etmek için bir hamle olsa gerek.

Yazıdan daha birçok argüman çıkarılabilir. Yazı bütünüyle kendini aklamaya yönelik bir çaba. 

Yazıdan çıkarılabilecek tek doğru yorum şudur: Sam Bankman-Fried bir yalancıdır ve bunun en büyük ispatı kendisidir.