ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) Coinbase’e açtığı dava yeni bir karmaşa içerisinde. Şimdi bir de yargıcın ABD borsasında işlem gören yaklaşık bir düzine tokendeki işlemlerin menkul kıymet olup olmadığına karar vermesi gerekiyor.

Her iki taraf da çarşamba günkü duruşmada token’ların menkul kıymet olmadığı konusunda anlaştı. Ancak SEC avukatları, yatırımcıların gerçekleştirdiği her işlemi kazanç sağlamayı umarak gerçekleştirdiklerini, dolayısıyla bunların birer yatırım sözleşmesi olarak kabul edilmesi gerektiğini ve bu yüzden Coinbase’in menkul kıymetler yasasını çiğnediğini savundu. Şirket ise bunların herhangi bir sözleşme olmadığını, yalnızca ikincil piyasa işlemleri olup menkul kıymet sayılamayacaklarını belirtti.

Coinbase, ABD New York Güney Bölgesi Bölge Mahkemesi Yargıcı Katherine Polk Failla'yı SEC'in yasaları çiğnediği yönündeki suçlamalarını reddetmesi için ikna etmeye çalışıyor. Failla ise henüz bir karar vermedi ve dört saatten fazla bir süre boyunca hem düzenleyicinin hem şirketin pozisyonlarına meydan okuyan 14 sayfalık soru listesini gözden geçirdi.

Nihai kararın önümüzdeki haftalarda açıklanması bekleniyor ama henüz kesin bir şey söz konusu değil. Karar ya SEC’in kripto platformlarını kayıt dışı menkul kıymetlerle uğraşan borsalar olarak nitelendirmesini güçlendirecek ya da komisyonun bu cephedeki yasal kayıpları artacak ve endüstrinin düzenleyicinin haddini aştığına dair görüşler daha da güçlenecek. Her iki durumda da Binance ve Kraken gibi borsalara karşı açılan benzer SEC davaları Yargıç Failla’nın görüşünü değiştirebilir.

SEC avukatlarından Patrick Costello, “Nereden bakarsak bakalım hepsi aynı sonuca çıkıyor” diyerek alıcıların dijital varlıkları hangi yolla elde ederse etsin bu işlemlerin sözleşmelere dayandığını savundu. “Token, sizi ekosisteme sokan anahtardır. Ekosistem olmadan token’lar değersizdir.”

Coinbase'i temsil eden avukat William Savitt’e göre, yatırım sözleşmelerinin" token ihraççısı ile alıcı arasında sözleşmeye dayalı bir yükümlülük oluşturması gerektiğini savunuyor.

“Uygulanabilir bir vaadi ileten bir açıklama gerekiyor. Eğer ortada buna dair bir şey yoksa sözleşme de yoktur.”

Federal yargıç, şirket avukatının “gayet doğal bir hukuki soru” olarak nitelendirdiği soruyu değerlendirmeye devam ediyor ve “Bu oldukça zor bir soru” diyerek görüş belirtmemeye dikkat ediyor. Cevabın kripto sektörü üzerinde önemli sonuçları olabilir.

Costello ayrıca, SEC'in menkul kıymet tanımının sanat veya ticaret kartları gibi koleksiyon öğelerine genişletebileceği yönündeki tartışmalara karşı koymaya çalışıyor ve bu varlıkların merkezi ekosistemde bulunmadıklarını söylüyor.

"Koleksiyonların kendi değerleri var" dedi. "Birinin bir beyzbol kartını daha değerli hale getirmesinin bir yolu yok."

Diğer davalar da önemli rol oynuyor

Yargıç Failla, komisyonun Ripple’a karşı mağlubiyeti ve Terraform Labs’e karşı galibiyeti de dahil olmak üzere SEC’in kripto davalarına değinmeye devam ediyor.

Yargıç Jed Rakoff'un Terraform'da kripto varlık işlemlerinin menkul kıymet olduğu yönündeki kararı hakkında “benim için bir şok olmadı” diyor. Ancak bu karar, token’ların ikincil bir borsada listelenmesini kapsamıyor. “Terraform, bu davada savunulanlardan epey farklı bir konumdaydı.”

Ayrıca Failla, net bir kripto yasası oluşturulana kadar SEC’in eylemlerini durdurulması gerektiği savunmasına dair tereddütleri olduğunu kabul ediyor.

Kripto para uzmanları, yargıcın duruşmada komisyonun bazı görüşlerine şüpheyle yaklaşmasını heyecan verici buldu.

Paradigma'nın politika direktörü Justin Slaughter, "Duruşma boyunca SEC’in iddialarına şüpheyle yaklaşıldı" dedi.

Rodman Law Group'un kurucusu ve yönetici ortağı Dave Rodman, CoinDesk’e verdiği röportajda “Bu, pastadan kendi payını almayı bekleyen bir düzenleyicinin aşırıya kaçtığı davalara bir örnek” dedi. “Bu demek oluyor ki SEC, Coinbase’i ABD’de listelenecek kadar sağlam bir şirket olarak görüyor ve sanki geri adım atmaya başlıyor.”