Yazarlar
Cemal Araalan, yaklaşık 15 seneyi aşkın bir zamanda Türk ve yabancı şirketleri kompleks hukuki uyuşmazlıklarda (Türk mahkemeleri nezdinde görülen davalar ve uluslararası tahkim de dahil olmak üzere) avukat olarak temsil etmiş ve danışmanlık hizmeti vermiştir. Bu zamana kadar Türkiye’nin önde gelen hukuk bürolarında yönetici ve ortaklık yapmış olup, birçok yabancı ve yerli müvekkillerine özellikle sektörel anlamda tahkim, rekabet, enerji, bayilik ve distribütörlük, oyun ve teknoloji sektörü olmak üzere birçok hukuki meselede bilgi birikimi ile destek vermiştir. Cemal Araalan, başta İstanbul Barosu’nun Bilişim Hukuku Komisyonu olmak üzere, Blockchain Türkiye Platformu, Türkiye Bilişim Derneği, Bilişim ve Teknoloji Derneği, Yapay Zeka ve Teknoloji Derneği olmak üzere bilişim ve teknoloji hukuku konusunda farklı sivil toplum kuruluşlarına üyedir. Özellikle siber güvenlik, blokzincir, yapay zeka ve kişisel verilerin korunması gibi farklı bilişim ve teknoloji hukuku konularında farklı seminer ve etkinliklerde konuşmacı olarak katkı sağlamaktadır. Aynı zamanda, hukuk teknolojileri (legaltech) alanında yeni bir startup olan Avukatweb ve finansal teknoloji alanında sosyal paylaşım projesi olan Fintelogy’nin kurucusu ve vizyon lideridir.
Sanal paralar ve kripto paralar konunun başta finansal, ekonomik, sosyolojik boyutları da dahil olmak üzere özellikle dünyadaki regülasyonlar açısından halen çok tartışılan konuların başında geliyor. Kara para aklamanın önlenmesi ve terörizmin finansmanın önlenmesi boyutundan bakıldığında ise kripto varlıklara farklı bir hassasiyetle bakılmasını gerektiriyor.
Özünde dijital paranın yansıması olan bu kavramlar çoğu kez birbirlerinin yerine kullanılsa da aslında farklı kavramları ifade etmektedir.
Financial Action Task Force (FATF), dijital parayı sanal paranın ve elektronik paranın dijital bir ifadesi olarak aslında bu kavramların bir üst kümesi olarak konumlandırmıştır. Dolayısıyla, dijital paralar bir üst kavram olarak temelde (i) sanal para ve (ii) elektronik para olarak ikiye ayrılmaktadır. Sanal para kısaca dijital şekilde alınarak satılma özelliğini haiz ve aynı zamanda hesap birimi, değer muhafazası gibi farklı işlevleri bulunmasına rağmen yasal bir ödeme aracı olmayan bir değerin dijital temsili olarak ifade edilebilir. Görüldüğü üzere, sanal paranın karakteristik özelliği yasal bir ödeme aracı özelliği olmamasına rağmen elektronik para mevzuat açısından detaylı şekilde düzenlenerek yasal bir ödeme aracı olarak kabul edilmektedir.
Kripto paralar ise işte tam bu noktada, sanal paraların bir alt kümesini oluşturmakta ve Türkiye’de de dahil olmak halihazırda birçok devlet tarafından yasal ödeme aracı olarak kabul edilmemektedir.
Öncelikle İngilizce’de “dirty money” denilen kara para kavramının bu şekilde adlandırılmasındaki temel sebep, elde edilen gelirin tamamen yasa dışı yollardan elde edilmiş olmasıdır.
Kara para aklamanın dünyada da genel itibariyle kabul gören aşamaları ise şunlardır:
ABD’de Hazine Bakanlığı’na Bağlı Finansal Suçlar Yürütme Ağı olarak adlandırılabilecek FinCEN, sanal para birimleri hakkında yorumlayıcı rehberlik sunan ve bunların düzenleyici statüsünü netleştiren ilk finansal kurumlardan birisidir. FinCEN yayınladığı kılavuzlar sayesinde özellikle konunun kara para aklanmasının ve terörizmin finansmanın önlenmesi boyutlarına da ışık tutmaktadır.
FinCEN, dönüştürülebilir sanal para birimlerini içeren belirli iş modelleri için rehberlik sağlayarak konumunu pekiştirmiş ve netleştirmiştir. FinCEN yayınladığı kılavuzlar sayesinde, farklı türde sanal para cüzdanı sağlayıcılarını içerenler de dahil olmak üzere, düzenlemelerin farklı senaryolarda nasıl uygulanacağını genişletmiştir. Sanal para kioskları (genellikle "Kripto ATM'leri" olarak adlandırılır) ve merkezi olmayan (dağıtım) uygulamaları ("dApps"). dApp'ler, tek bir tanımlanabilir yönetici tarafından kontrol edilen dağıtılmış defter teknolojisini kullanan yazılım programlarıdır.
Küresel düzeyde ise, FATF, 2021 yılında sanal varlık hizmet sağlayıcılarının (VASP'ler) - sanal para birimleri sağlayıcıları - kara para aklama ve terörizmin finansmanı amacıyla düzenlenmesini açıkça gerektirecek şekilde tavsiyelerini değiştirmiştir. "Tavsiye 15 "in bir parçası olarak, VASP'lere risk temelli bir yaklaşım, denetim ve izleme uygulanması, kara para aklanmasının ve terörizmin finansmanın önlenmesi (“AML/CFT”) kontrollerinin uygulanması da dahil olmak üzere diğer FATF Tavsiyelerinin sanal para birimleri ve VASP'ler bağlamında nasıl dikkate alınacağına açıklık getirmiştir. Bu kapsamda, kaynak kuruluşlar ve lehtarlar arasında kimlik bilgilerinin paylaşılmasına ilişkin 16 sayılı Tavsiye Kararı sanal para işlemlerini de kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Bu genel itibariyle “Seyahat Kuralı” olarak adlandırılmaktadır.
Kılavuz, özellikle eşler arası sanal para birimi alışverişlerinin riskleriyle ilgili olarak sanal paralar bağlamında dikkate alınması gereken ek risk göstergelerinin yanı sıra, Seyahat Kuralı da dahil olmak üzere FATF Tavsiyelerinin uygulanması hakkında daha fazla bilgi sağlamaktadır. Kılavuzda ayrıca FATF standartlarının, stabil kripto varlıklar olarak da bilinen belirli bir fiat para birimine veya emtiaya bağlı sanal para birimlerine nasıl uygulanacağı da ele alınmaktadır. Kılavuz ayrıca FATF standartlarının "merkezi olmayan finans" (DeFi) ürün ve hizmetlerine ne zaman uygulanması gerekebileceğini de açıklığa kavuşturmuştur.
Kara para aklama konusunda FATF uygulamaları dışında burada kısaca Avrupa Birliği düzenlemelerinden bahsetmek faydalı olacaktır. Kara para aklanmasının ve terörizmin finansmanın önlenmesi konusunda 2021 yılında Avrupa Birliği 7. Direktifi yürürlüğe girmiştir. Bu direktifin amacı, temel itibariyle şüpheli işlem ve faaliyetlerin tespitini iyileştirmek ve suçluların yasadışı gelirleri aklamak ve terör eylemlerini finanse etmek için kullandıkları boşlukları finansal sistem aracılığıyla kapatmaktır.
Yedinci Direktif kapsamında Avrupa Komisyonu, Avrupa Birliği üye devletlerinin Kara Para Aklama Direktiflerini çok daha hızlı bir şekilde uygulamasını ve üye devletlerin tamamının bu konuda aynı kurallar ve dokümantasyonu tercih ederek deyim yerinde ise "tek bir oyun alanına" sahip olmasını arzu etmiştir. Bu nedenle Avrupa Komisyonu, kara paranın aklanması (AML) ve müşterini tanı (KYC) kurallarının doğrudan etkili olacak şekilde birleştirilmesine ilişkin bir tüzük çıkarmayı planlamıştır (böylelikle yani kuralların ulusal yasalara ayrıca uygulanması gerekli değildir). Sanal varlık transferleri, Direktif bağlamında havale ve fon transferleri ile benzer AML/CFT gerekliliklerine tabidir. AB tarafından ayrıca FATF'nin kara para aklama ve diğer mali suçlara karşı bir koruma olan "seyahat kuralı kılavuzu" olarak da adlandırılan değiştirilmiş Tavsiye 16'ya dayanarak, bir "Kripto Seyahat Kuralı" önerilmektedir.
Yeni Kripto Seyahat Kuralı, borsalar, bankalar, tezgah üstü masalar, barındırılan cüzdanlar ve diğer finansal kuruluşlar dahil olmak üzere VASP'lerin, küresel olarak 1.000 USD / EUR'dan yüksek kripto para birimi işlemleri için alıcı ve alıcı hakkında belirli tanımlayıcı bilgileri paylaşmasını önermektedir. Bunun yanı sıra, anonim kripto cüzdanlarına artık izin verilmemektedir. Ayrıca, düzenlemeler müşteri detaylı araştırması (“Customer Due Dilligence” veya kısaca “CDD”) ve yararlanma hakkı sahipliği alanları da dahil olmak üzere doğrudan uygulanabilir kurallar içerecektir. Ayrıca nakit ödemeler için AB çapında 10.000 Avro'luk bir limit oluşturulmasını da içermektedir.
Günün Gelişmeleri İçin E-Bültenimize Abone Olun
E-Bültenimize abone olarak kişisel verileri koruma politikamızı onaylamış ve CoinDesk Türkiye ürün ve hizmetleri için iletişim kurulmasına izin vermiş olursunuz.
YASAL UYARI
Bu sitede yer alan yatırım bilgisi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihlerini dikkate alarak, kişiye özel olarak sunulmaktadır. Bu sitede veya e-bültenlerimiz kapsamındaki sözel, yazılı ve grafiksel dahil olmak üzere tüm bilgi ve analizler; herhangi bir karara dayanak oluşturması noktasında herhangi bir teminat, garanti oluşturmamakta ve yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla paylaşılmaktadır. Coindesk Türkiye hiçbir şekil ve surette ön onay, ihbar ve ihtara gerek olmaksızın söz konusu bilgileri değiştirebilir veyahut silebilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı vermeniz beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu sitedeki yorumlardan, eksik bilgi ve/veya güncel olmama gibi konularda ortaya çıkabilecek zararlardan Coindesk Türkiye ve çalışanlarının herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.
Cemal Araalan, yaklaşık 15 seneyi aşkın bir zamanda Türk ve yabancı şirketleri kompleks hukuki uyuşmazlıklarda (Türk mahkemeleri nezdinde görülen davalar ve uluslararası tahkim de dahil olmak üzere) avukat olarak temsil etmiş ve danışmanlık hizmeti vermiştir. Bu zamana kadar Türkiye’nin önde gelen hukuk bürolarında yönetici ve ortaklık yapmış olup, birçok yabancı ve yerli müvekkillerine özellikle sektörel anlamda tahkim, rekabet, enerji, bayilik ve distribütörlük, oyun ve teknoloji sektörü olmak üzere birçok hukuki meselede bilgi birikimi ile destek vermiştir. Cemal Araalan, başta İstanbul Barosu’nun Bilişim Hukuku Komisyonu olmak üzere, Blockchain Türkiye Platformu, Türkiye Bilişim Derneği, Bilişim ve Teknoloji Derneği, Yapay Zeka ve Teknoloji Derneği olmak üzere bilişim ve teknoloji hukuku konusunda farklı sivil toplum kuruluşlarına üyedir. Özellikle siber güvenlik, blokzincir, yapay zeka ve kişisel verilerin korunması gibi farklı bilişim ve teknoloji hukuku konularında farklı seminer ve etkinliklerde konuşmacı olarak katkı sağlamaktadır. Aynı zamanda, hukuk teknolojileri (legaltech) alanında yeni bir startup olan Avukatweb ve finansal teknoloji alanında sosyal paylaşım projesi olan Fintelogy’nin kurucusu ve vizyon lideridir.
Cemal Araalan, yaklaşık 15 seneyi aşkın bir zamanda Türk ve yabancı şirketleri kompleks hukuki uyuşmazlıklarda (Türk mahkemeleri nezdinde görülen davalar ve uluslararası tahkim de dahil olmak üzere) avukat olarak temsil etmiş ve danışmanlık hizmeti vermiştir. Bu zamana kadar Türkiye’nin önde gelen hukuk bürolarında yönetici ve ortaklık yapmış olup, birçok yabancı ve yerli müvekkillerine özellikle sektörel anlamda tahkim, rekabet, enerji, bayilik ve distribütörlük, oyun ve teknoloji sektörü olmak üzere birçok hukuki meselede bilgi birikimi ile destek vermiştir. Cemal Araalan, başta İstanbul Barosu’nun Bilişim Hukuku Komisyonu olmak üzere, Blockchain Türkiye Platformu, Türkiye Bilişim Derneği, Bilişim ve Teknoloji Derneği, Yapay Zeka ve Teknoloji Derneği olmak üzere bilişim ve teknoloji hukuku konusunda farklı sivil toplum kuruluşlarına üyedir. Özellikle siber güvenlik, blokzincir, yapay zeka ve kişisel verilerin korunması gibi farklı bilişim ve teknoloji hukuku konularında farklı seminer ve etkinliklerde konuşmacı olarak katkı sağlamaktadır. Aynı zamanda, hukuk teknolojileri (legaltech) alanında yeni bir startup olan Avukatweb ve finansal teknoloji alanında sosyal paylaşım projesi olan Fintelogy’nin kurucusu ve vizyon lideridir.
Kripto Varlık
Sosyal Meyda Trendi
Trendleri İncele
Kripto Paralar
@2022 CoinDesk