Yazarlar
Michael J. Casey, CoinDesk'in baş içerik sorumlusudur. Casey, daha önce, dijital içerik için kaynak verileri geliştirmek üzere kurucu ortağı olduğu Streambed Media'nın CEO'suydu. Ayrıca MIT Media Labs'a ait Digital Currency Initiative'de kıdemli danışman ve MIT Sloan School of Management'ta kıdemli öğretim görevlisiydi. Casey MIT'ye katılmadan önce, küresel ekonomik meseleleri kapsayan kıdemli bir köşe yazarı olduğu The Wall Street Journal'da 18 yıl geçirdi. Casey, Paul Vigna ile birlikte yazdığı "The Age of Cryptocurrency: How Bitcoin and Digital Money Are Challenge the Global Economic Order" ve "The Truth Machine: The Blockchain and the Future of Everything" de dahil olmak üzere beş kitap yazmıştır. Casey, CoinDesk'e tam zamanlı olarak katıldıktan sonra çeşitli ücretli danışmanlık pozisyonlarından istifa etti. MIT Media Lab's Digital Currency Initiative ve The Deep Trust Alliance dahil olmak üzere kar amacı gütmeyen kuruluşlara danışman olarak ücretsiz görevlerde bulunuyor. Streambed Media'nın hissedarı ve icracı olmayan başkanıdır. Casey, Bitcoin sahibidir.
Twitter'da Takip Et: @mikejcasey
Biz gazeteciler şanslı bir grupta yer alırız. Aslına bakarsanız tarihin kapak sayfasını yazma şansına sahip olabiliriz.
Benim kariyerimde çalıştığım hiçbir yer CoinDesk kadar dönüştürücü olmadı. 10 yıldır inişlerini, çıkışlarını, gelenlerini, gidenlerini yazdığımız kripto ve blok zinciri sektörü hâlâ çok daha yeni, taze ve farklı… Daha yazacak o kadar çok hikâye var ki…
CoinDesk’in 10 yaşına girmesini kutlamak için tasarladığımız ve bir aya yayılacak makalelerden oluşan bu serimizde şunu net olarak gözlemledik: Bir dönemdeki en öne çıkan, göze çarpan kripto hikayesi genelde başarısızlıklarla ilişkili oluyor…
Mt. Gox’tan DAO hack’e, FTX’e kadar tüm yaşananlardan şu görülüyor: Sektörün aşırı hayalleri ve kibri çoğu zaman insan yetkinliklerinin ve kapasitesinin üzerine çıkıyor ve bu durum kurbanların oluşmasına zemin hazırlıyor.
Yine de tüm bu yazıları ve hikâyeleri açık fikirlilikle okumak ve değerlendirmek gerekli. Aslına bakarsanız bu başarısızlıklar örüntüsü kripto ve gazetecilik eksenlerinde kümelenen topluluklar için yapıcı bir etki ortaya çıkarıyor.
Kriptonun felsefesi açık kaynak geliştirme yaklaşımından temellenir ve bu yaklaşımda başarısızlık büyümek ve gelişmek için faydalı bir güç olarak görülür. Her ne kadar gerçek anlamda para kaybetme riski olsa da alınan acı dersler hızla içselleştirilip bunlardan yapıcı geliştirmeler ortaya çıkarılması söz konusu.
Gerçekten de şöyle bir geriye yaslanıp 10 yıla dair bir hesaplaşma yapıldığında (piyasa değerinin yüzde 160.000 artarak 1,77 trilyon dolara çıkmasından kripto düzenlemelerini hayata geçiren ülkelere dek) bu sektörün tarihteki herhangi bir sektörden çok daha hızlı büyüdüğü görülecektir.
En azından gazetecilerin gözünden bakıldığında gazeteciliğin temel felsefesi de benzer bir fikri benimser. Haber merkezlerinde eskiden beri söylenen “canını acıtıyorsa seni geliştiriyordur” mottosu başkalarının acılarından zevk ama anlamına gelmez. Aslında mesleğin özünde başarısızlıkları da haberleştirmek ve analiz etmek gerçeğinin yattığını ifade eder. Gazetecilik, kamusal bir çıkarın olduğu herhangi bir alanda ve işte şeffaflığı ve hesap verilebilirliği önceleyen bir çabadır.
Bu misyon kripto topluluğunun bakış açısıyla da uyumludur. Ne kadar fazla gazeteci aksi takdirde gizli kalacak olayı araştırıp gün yüzüne çıkarırsa sektör hatalarından o kadar hızlı öğrenir, uyum sağlar ve güçlenir.
Kripto gazetecileri için şeffaflığa ve hesap verilebilirliğe dair bu çağrı basının Dördüncü Kuvvet olduğuna dair eski ve romantik fikre yeni bir boyut kazandırır.
Geleneksel yapıda gazeteciler hükümetleri ve diğer güç sahibi odakları hesap vermeye zorlayarak kişisel çıkarların toplumun ve kamunun çıkarlarının önüne geçmemesini sağlamakla yükümlüdürler.
Kripto dünyasında topluma dair fayda konusuna yeni bir yaklaşım getirilmiştir: Blok zincirlerin özel çıkarları merkeze koyarak kontrol edilmesinin mümkün olmadığı bir dünya yaklaşımı… kripto gazetecileri biraz belirsiz ama önemli bir yoldan yürüyerek merkeziyetsizliği korumaya yönelik bir yaklaşım belirlerler.
Tüm medya kurumlarının hataları olur, bazılarının hataları çok büyük olabilir. Ancak en iyi medya kurumları şeffaflık ve hesap verilebilirlik üzerinden kamunun çıkarını korumayı faaliyetlerinin merkezine koyarlar. Tüm bunlar ışığında, toksik bir sosyal medya güruhunun bunca mesnetsiz karalamasına ve komplo teorileriyle saldırmasına rağmen bu standardı layıkıyla yerine getiren bir ekibin bir parçası olmaktan gurur duyuyorum.
14 Nisan’da muhabirlerimiz Ian Allison ve Tracy Wang FTX borsasının çöküşünü tetikleyen makaleleri nedeniyle prestijli George Polk ödülüne layık görüldüklerinde ne onlar ne de CoinDesk için büyük bir gündü. O gün sahnede New York Times, Washington Pos, Associated Press ve diğer ABD’li medya devlerinin temsilcilerinin yanında duran bu iki yıldız arkadaşımız aslında kötü oyuncuları ifşa etmenin ve herkese açık blok zincirlerini merkeziyetsiz kalmasına yardımcı olmanın ne kadar önemli olduğunu gösteriyorlardı.
Ancak çok az sayıda gazeteci bu çabalarını bir ödülle taçlandırabilir. Peki ödül alamayanları ne motive edecek? Bunun cevabı büyük bir haber patlamanın heyecanından başka bir şey değil.
Ve kripto dünyası bu tür hikâyelerle dolup taşıyor.
Gazetecilik fakültesinden yeni mezun olmuş arkadaşlar bana neden büyük medya şirketlerine değil de CoinDesk’e katılmaları gerektiğini sorduklarına onlara söylediğim ve CoinDesk’li meslektaşlarımın da içselleştirdiği bir argümanım var: Finans dünyasında kripto, Medici ailesinin Floransa’da banka merkezli finans modelini kurmasından sonra en büyük ikinci devrim. Diğer medya yapıları bu gelişimi evrimsel görüyor ve bu teknolojinin dünyayı değiştirme kapasitesine çok daha temkinli yaklaşıyorlar. Bu da CoinDesk’i daha güçlü kılıyor.
Gazeteci çalışma arkadaşlarımız, görüşleri ne olursa olsun, her gün haber peşinde koşarak kendilerini bilirkişi gibi görenleri haksız çıkaracak çalışmalar ortaya koyuyorlar. Bu hikayelerin çoğu zaman gerçekten inanılmaz lezzetli oluyor.
Kripto başarılı olur ya da olmaz bilemeyiz ancak yüzyıllardır var olan parasal sistemi değiştirmeye, yönetişime dair yaklaşımları ve kurguları dönüştürmeye ve Web2’nin diktasını kırmaya yönelik iddialar bu alanı son derece cazip ve merak edilir kılıyor.
Tüm bu ortamda sadece mekanik bir teknolojiye, matematiğe veya kriptografiye dair hikayeler değil insanlığın kendisine, hayallerine, başarılarına ve başarısızlıklarına dair hikayeler de çıkıyor. CoinDesk’in 10 yıllık gazetecilik süreci Shakespearevari bir hikâye gidi adeta…
Daha önce de bahsettiğimiz 2014’teki Mt. Gox, 2016’daki DAO hack ve 2022’deki FTX çöküşü gibi olayların ötesinde bu serimizde insana dair süregelen hikayeleri de ele alacağız.
Vitalik Buterin’in 2015’te Ethereum’u hayata geçirmesi: Kendisinin takipçileri açısından Tim Berners-Lee’nin Wolrd Wide Web’i hayata geçirmesi kadar önemli görülürken kendisini eleştirenler açısından Buterin’in para tuzağı olarak nitelenen bir kırılım noktası.
2017 yılındaki blok savaşları: Kırılgan bir topluluğun içindeki güç savaşları olarak da ya da halkın direnmesinin bir zaferi olarak da görülebilecek bir olay.
2018’deki ICO patlaması: Popüler bakış açısına göre spekülatif bir kayıp dönemi olarak görülse de bazılarına göre zamanının çok ötesinde kapsayıcı ve umut verici bir sermaye kurgusu.
2019’da Facebook’un librasının lansmanı: Birçokları için başarısız ve hatalı bir girişim gibi görülse de politika yapıcıların kriptonun kendi düzenlerini tehdit edebileceğini anladıkları bir dönüm noktası.
2020’deki kripto meme dalgası: Eleştirenler bun u sektörün lakaytlığı gibi görseler de insanlığın kolektif yaratıcılığının ve iletişime dair yeni fikirlerin ve bir kültürün işareti.
2021’deki El Salvador’un bitcoin’i yasal para birimi olarak kabulü: Bu hamle hakkında ne düşünürünseniz düşünün bu teknolojinin güç ve para konularında devlet politikasını bile etkileyebileceği gerçeği…
Para, güç ve insanlığın yaratıcılık ve özgürlük mücadelesi… CoinDesk tarafından son 10 yılda kaleme alınan hikayelerden süzülen öz bunları işarete diyor.
Bakalım bu teknolojinin önümüzdeki 10 yılı bize neler getirecek?
Günün Gelişmeleri İçin E-Bültenimize Abone Olun
E-Bültenimize abone olarak kişisel verileri koruma politikamızı onaylamış ve CoinDesk Türkiye ürün ve hizmetleri için iletişim kurulmasına izin vermiş olursunuz.
YASAL UYARI
Bu sitede yer alan yatırım bilgisi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihlerini dikkate alarak, kişiye özel olarak sunulmaktadır. Bu sitede veya e-bültenlerimiz kapsamındaki sözel, yazılı ve grafiksel dahil olmak üzere tüm bilgi ve analizler; herhangi bir karara dayanak oluşturması noktasında herhangi bir teminat, garanti oluşturmamakta ve yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla paylaşılmaktadır. Coindesk Türkiye hiçbir şekil ve surette ön onay, ihbar ve ihtara gerek olmaksızın söz konusu bilgileri değiştirebilir veyahut silebilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı vermeniz beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu sitedeki yorumlardan, eksik bilgi ve/veya güncel olmama gibi konularda ortaya çıkabilecek zararlardan Coindesk Türkiye ve çalışanlarının herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.
Michael J. Casey, CoinDesk'in baş içerik sorumlusudur. Casey, daha önce, dijital içerik için kaynak verileri geliştirmek üzere kurucu ortağı olduğu Streambed Media'nın CEO'suydu. Ayrıca MIT Media Labs'a ait Digital Currency Initiative'de kıdemli danışman ve MIT Sloan School of Management'ta kıdemli öğretim görevlisiydi. Casey MIT'ye katılmadan önce, küresel ekonomik meseleleri kapsayan kıdemli bir köşe yazarı olduğu The Wall Street Journal'da 18 yıl geçirdi. Casey, Paul Vigna ile birlikte yazdığı "The Age of Cryptocurrency: How Bitcoin and Digital Money Are Challenge the Global Economic Order" ve "The Truth Machine: The Blockchain and the Future of Everything" de dahil olmak üzere beş kitap yazmıştır. Casey, CoinDesk'e tam zamanlı olarak katıldıktan sonra çeşitli ücretli danışmanlık pozisyonlarından istifa etti. MIT Media Lab's Digital Currency Initiative ve The Deep Trust Alliance dahil olmak üzere kar amacı gütmeyen kuruluşlara danışman olarak ücretsiz görevlerde bulunuyor. Streambed Media'nın hissedarı ve icracı olmayan başkanıdır. Casey, Bitcoin sahibidir.
Twitter'da Takip Et: @mikejcasey
Michael J. Casey, CoinDesk'in baş içerik sorumlusudur. Casey, daha önce, dijital içerik için kaynak verileri geliştirmek üzere kurucu ortağı olduğu Streambed Media'nın CEO'suydu. Ayrıca MIT Media Labs'a ait Digital Currency Initiative'de kıdemli danışman ve MIT Sloan School of Management'ta kıdemli öğretim görevlisiydi. Casey MIT'ye katılmadan önce, küresel ekonomik meseleleri kapsayan kıdemli bir köşe yazarı olduğu The Wall Street Journal'da 18 yıl geçirdi. Casey, Paul Vigna ile birlikte yazdığı "The Age of Cryptocurrency: How Bitcoin and Digital Money Are Challenge the Global Economic Order" ve "The Truth Machine: The Blockchain and the Future of Everything" de dahil olmak üzere beş kitap yazmıştır. Casey, CoinDesk'e tam zamanlı olarak katıldıktan sonra çeşitli ücretli danışmanlık pozisyonlarından istifa etti. MIT Media Lab's Digital Currency Initiative ve The Deep Trust Alliance dahil olmak üzere kar amacı gütmeyen kuruluşlara danışman olarak ücretsiz görevlerde bulunuyor. Streambed Media'nın hissedarı ve icracı olmayan başkanıdır. Casey, Bitcoin sahibidir.
Twitter'da Takip Et: @mikejcasey
Kripto Varlık
Sosyal Meyda Trendi
Trendleri İncele
Kripto Paralar
@2022 CoinDesk