Bitcoin İki Yıl Önce Tüm Zamanların En Yüksek Seviyesine Ulaşmıştı. Peki Yeni Ralli Yolda mı?

İki yıl önce bu tarihlerde FTX 420 milyon dolarlık finansman turunu yeni kapatmış, söylentilere göre dogecoin’in (DOGE) en büyük hayranı Elon Musk, bir SNL bölümüne ev sahipliği yapmıştı. Ayrıca yalnızca iki yıl önce, bitcoin (BTC) şimdiye kadarki en yüksek fiyatı görmüştü.

Aslında “tüm zamanların en yüksek fiyatı” konusu biraz tartışmalı. Örneğin, Coinbase’te bu değer 68,569 dolar iken CoinMarketCap 66,953 dolar olduğunu söylüyor. CoinDesk verileri ise 67,000 dolar civarına işaret ediyor.

Birçok kişi gibi ben de bu zirveyi 69,000 olarak adlandırma eğilimindeyim. Zaten bu kadar bölünmüş ve likit olmayan bir piyasada fikir birliğinin zor olduğunu kabullenmek gerek.

Bununla birlikte, gerçek fiyatın hangisi olduğu çok da önemli değil. O zamanlar asıl önemli konu bitcoin’in işlem görüyor olmasıydı. Hatta birçok kişi bitcoin’in durdurulamaz olduğunu ve yakın zamanda 100,000 dolara ulaşacağını düşünüyordu.

Şimdilerde anlıyoruz ki bu ralliler COVID dönemi, can sıkıntısı ve düşük faiz oranları tarafından körüklenmiş. Kriptonun makroekonomik dalgalanmalardan etkilenmesi ise kabullenmesi oldukça zor bir durumdu. Kısacası enflasyondan korunma aracı olarak görülen BTC, tam tersine risk eğrisinde yer alan diğer birçok varlıkla benzer dalgalanmalar yaşadı.

Kasım 2021 zamanları Nobel ödüllü Robert Shiller’ın deyişiyle “mantıksız bir coşku” dönemiydi. Dönemin devlet başkanları kripto daha geniş bir finansal sistem sunduğu için riskler konusunda ciddi endişe duyuyorlardı. İngiltere Merkez Bankası’nın başkan yardımcısı Jon Cunliffe, multi trilyon dolarlık kripto piyasasını 2008’de görülen yüksek faizli ipotek endüstrisine benzetmişti.

Cunliffe, haklı olarak kredi riskleri üzerine endişeliydi. Piyasa çöktükten sonra yaşanan iflas dalgasından ilk etkilenen firmaların Celsius ve BlockFi gibi merkezi kredi firmaları olduğunu unutmamak gerek. 

Bugün ise kriptonun kendisini geniş çaplı ekonomiden soyutladığına şahit oluyoruz. Bitcoin, gösterge hisse senedi endeksi S&P 500'ün on yıllık bir boğa koşusuna girdiği dönemde tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşırken, “teknolojik durgunluk” dönemlerinde daha çok işlem görmeye başlıyor. Bitcoin yılın başından bu yana yüzde 100’ün üzerinde arttı ve altcoin’ler de onu takip ediyor.

Bitcoin’e yönelik heyecanın çoğu, artan kurumsal ilgi tarafından yönlendiriliyor. BlackRock, VanEck ve Fidelity gibi bir dizi önemli Wall Street firması, kripto tabanlı borsa yatırım fonları başlatmaya hazırlanıyor. Bankalar blok zincirleri üzerine inşa ediliyor ve "tokenizasyon" gittikçe daha yaygın bir kelime haline geliyor.

Az da olsa bazı insanlar kriptonun “bankacılık sorunlarını” hedef almaya devam ediyor. Ancak sektör tüm eleştirilerle çok iyi başa çıkıyor, Hamas fonlarının kriptoyla ilişkilendirmeye çalışılması ve endüstrinin sunduğu kanıtlar da buna bir örnek.

Uzun vadede kripto fiyatlarının makroekonomik güçler tarafından yönlendirilmesi oldukça muhtemel. Bu da demek oluyor ki buzlar erise de kripto kışı tamamıyla bitmemiş olabilir. Ancak hâlâ bir umut var ve endüstrinin kararlı bir kullanıcı kitlesine sahip olduğu yeterince açık. Bitcoin ETF’leri onaylansa bile, kurumsal sermayenin yanı sıra spekülasyonlar ve dolandırıcılar da sektöre giriş yapacak.

Kriptonun gittikçe kurumsallaşması Cunliffe’ı haklı çıkaracak mı bekleyip göreceğiz. Fiyatlar herhangi bir sebep olmadan yükselmeye devam ederse, muhtemelen yeni bir FOMO dönemi yaşanacak, bu da sürdürülebilir olmayacak.

Ancak bitcoin bir ETF onayı sayesinde 100 bin dolara ulaşırsa da, benliğini kaybedebileceğini söyleyebilirim.