Yazarlar

Piyasalar

Şirketler

Teknoloji

Öğren

Politika

DeFi

TV&Video

Podcast

Etkinlikler

Sponsorlu İçerik

Consensus Magazine

E-Bülten

Yazarlar

2023’te Blok Zincirine Dair 23 Tahmin

DARMA Capital’dan Andrew Keys Ethereum’dan NFT’lere, Filecoin’den Cosmos’a birçok konuda tahminlerini paylaşıyor.

25 Aralık 2022 11:00

Güncellenme: 25 Aralık 2022 11:00

Andrew Keys

Andrew Keys DARMA Capital'in genel müdürü ve girişim sermayesi yatırımcısıdır.

2016’dan bu yana her yıl sonunda blok zinciri ekosistemine dair yeni yıl beklentilerimi ve tahminlerimi paylaşırım. 2022 kripto dönemindeki en çalkantılı yıllardan biri oldu. Birçok merkezi veya merkeziyetçi yapı yok oldu veya uzatmaları yaşıyor. Sanki güçlü bir sistemin kuruluş sürecinde son aşamaları yaşıyoruz. Kötü aktörler ve kötü uygulamalar ortaya çıkıp devre dışı kalıyor. Bu dramatik ama olgunlaştırıcı bir süreç. Şimdi gelin gelişmeler tarafında neler gördüğümüze bakalım…


1. Ethereum’un momentumu

On yıl sonra dönüp 2022’ye baktığımızda yılın en önemli olayının Sam Bankman-Fried’in ve Celsius Network’ün çöküşünün değil Ethereum’un proof-of-stake’e geçmesinin ve en önemli katman-1 yapı olarak yoluna devam etmesinin olduğunu göreceğiz. Protokol seviyesindeki bir dizi gelişmenin inovasyon, geliştirme, kullanıcı ve sermaye odaklı bir çekim etkisi oluşturduğu görülüyor. Ethereum’da, insanlığın sosyal, ekonomik ve politik işletim sisteminin evriminin vücut bulduğuna şahit oluyoruz.


2023’te Ethereum’un en yaygın, en geliştirilen ve sermaye çeken katman-1 blok zinciri olmaya devam edeceğine şahit olacağız. Merge olayının, Satasho’nin 2009’daki Bitcoin Genesis Block olayından sonraki en büyük gelişme olduğunu söylemek yanlış olmaz. En az bu kadar önemli ama biraz daha detayda etkisi olacak bazı gelişmelerin 2023’te de devam etmesiyle birlikte Ethereum, daha yaygınlaşacak ve daha fazla sermaye çekerek bir sonraki boğa döneminin liderliğine soyunacak.


Merge’den sonraki Ethereum güncellemesi olan Shanghai’in 2023’ün ikinci çeyreğinde gerçekleşmesi bekleniyor. Shanghai birçok özelliğin yanı sıra aralık 202’den bu yana deposito sözleşmelerinde sıkışıp kalan ETH stake’lerinin çekilmesine imkân sağlayacak. ETH’ın çözülmesiyle birlikte stake edilebilecek ETH da artış gösterecek.


Shanghai güncellemesinin ardından EIP-4844 olarak tanımlanan bir diğer güncelleme ile Ethereum’un en yaygın katman-1 sistem olması yolunda önemli bir adım daha atılacak. EIP-4844, proto-danksharding’i mümkün kılacak. Proto-danksharding,  full-sharding’e giden yolda bir adım olarak görülüyor ve katman-2 yapıların ölçeklendirilmesine yardımcı olacak. Danksharding her bir shard’in ayrı bloklardan oluştuğu ancak tek bir block proposer’ı paylaştıkları bir “birleştirilmiş piyasa ücreti” mekanizması kullanan bir sharding tasarımı. 


EIP-4844 henüz daha gelişimi süren danksharding’in bazı bileşenlerinin uygulanmaya başlanmasına yönelik bir öneri. Artık Shanghai güncellemesinin bünyesinde yer almasa da proto-danksharding’in 2023 içinde kabul edileceğini ve uygulamaya alınacağını öngörüyorum. Bu gelişme full-sharding geliştirmesinin hızını artıracak ve Ethereum’un ölçeklenebilirliğini maksimuma çıkaracak. 


2. Ethereum staking

Proof-of-stake’e yumuşak bir geçiş yapan Ethereum’un staking inovasyonu sağlayan bir platform anlamında faydası genişlemeye devam ediyor ve kripto getiri eğrisinin güçlenmesine destek veriyor.


Ethereum’un Eylül ayında proof-of-stake’e başarı ile geçmesiyle birlikte ETH şu anda herhangi bir blok zincir üzerinde en fazla stake edilen para birimi olma özelliğini koruyor. 20 milyar dolardan fazla stake edilmiş ETH söz konusu. Merge öncesinde likit staking imkânı veren Lido ve dağıtık validatör teknolojisi sağlayan Obol gibi projeler üzerinden staking inovasyonları göremeye başlamıştık. 


2023’te sermayenin daha güvenli getiri arayışında olmasından ve gelecekteki güncellemelerin stake edilen paraların çekimine imkân vermesinden dolayı ETH stake etme alanında yeniliklerin devam edeceğini göreceğiz. EigenLayer, önemli bir inovatif staking projesi. EigenLayer rollup’lar, köprüler ve kahinler için “hizmet biçiminde menkul kıymet” sağlayan bir yapı. Bu yapı söz konusu projelerin bir native tokenın sağladığı kıymete destek olacak biçimde Ethereum’un stake edilmiş varlıkları ve kıymeti kullandığı bir kurgu sunuyor. EigenLayer, 2023’te re-staking protokolünü ve EigenDA (Data Availability) adlı ilk orta katman re-staking mekanizmasını lanse etmeyi planlıyor.


2023’te ETH stake etmede yaşanacak artış validatörlerin, stake edenlerin ve projelerin daha özellikli uygulamalar talep etmelerine zemin hazırlayacak. EigenLayer gibi staking alanında inovasyon yapan yapılar Ethereum’un temel katmanına fayda ve sermaye çekmeye devam edecekler. Bu da yaygınlığın artmasına ve Ethereum’un Web3 için temel mutabakat katmanı olarak görülmesine destek olacak. 


3. Fed’e dair

ABD Merkez Bankası (Fed) güvercin yaklaşıma dönecek ve 2023’ün üçüncü çeyreğinde yeni bir boğa piyasasının kapılarını aralayacak.


Fed’in 2023’ün ikinci çeyreğinden itibaren şahin politikasından vazgeçip faizleri artırmayı durduracağını öngörüyorum. ABD’de kredi kartı borçlarının önemli ölçüde arttığı ve tasarrufların düştüğü göz önüne alındığında Brent petrolün fiyatının 60 dolar seviyesine düşeceğini (2021’nin başındaki değerler) ve konteynır maliyetlerinin 2.000 dolarlara ineceğini (COVİD-19’un başlamasından beri hiç bu seviye görülmedi) düşünüyorum. Bu sinyaller ekonomide bir çıkışa ihtiyaç olduğunu gösterecek ve Fed de faiz artışını durduracak. Risk iştahı artış gösterecek ve kripto gibi yenilikçi alanlara sermaye ve yatırım akışı hızlanacak. Tüm bu gelişmelerle birlikte 2023’ün üçüncü çeyreğinde yeni bir boğa piyasası yaşanacak.


4. Washington’daki düzenlemeler

Düzenlemelere yönelik yenilikler hızla hayata geçerken D.C.’de de kripto konuları ajandanın öncelikleri arasında yer alacak.


2022’de yaşanan merkezi finans felaketlerinin temelinde kötü risk yönetimi, yetersiz yönetişim ve denetlemenin yetersiz kalması gibi unsurlar yatıyor ki bunlar herhangi bir sektörde de görülebilecek olaylar. 2023’te düzenlemecilerin en öncelikli konusu tüketiciyi korumak olacak. Politika yapımının önemli bir kısmı merkezi borsalar ve stabil paralar ekseninde oluşacak. Coinbase gibi borsalar G-SIFI tarzında düzenlemelere tabi olmaları yönünde zorlanacaklar ve bu da uyum maliyetlerini artıracak. Washington D.C. 2023’te kripto konusundaki en çetrefilli ve önemli tartışmaların merkezinde yer alacak. 


Düzenlemelere dair beklentilerin yükselmesiyle birlikte ABD Sermaye Piyasası Kurumu (SEC) tüm tokenların kayıt altına alınmamış menkul varlıklar olduğunu söylemeye devam edecek ki bu kategorik olarak doğru değil. Bu yeni veri tabanı teknolojisinin herhangi bir varlığı dijitalleştirebilmesi veya tokenlaştırabilmesi bu varlıkların menkul kıymet olduğu anlamına gelmez. Her şey tokenlaştırılabiliyor: Bir elektrik şebekesindeki bir elektronu, altın külçesini, karbon offset kredisini, yazılım lisansını, yönetişim hakkını, konser biletini, doktorun reçetesini, popüler bir şakayı, bir kaydi parayı veya bir ödül puanını token haline getirmek mümkün. Bunların hiçbiri geleneksel sınıflandırmada menkul kıymet olarak görülmüyor. Bu tüketiciyi korumak değil, yeni teknolojileri bilerek ve isteyerek görmezden gelmektir. 


ABD tüketici koruma kisvesi altında zayıf şekilde tasarlanmış bir düzenlemeyi hayata geçirirse Web3 rekabetinde dünyanın gerisinde kalır. Halbuki ABD Web2 yarışının kazananı olmuştu. Doğru bir düzenleme ontolojisi belirli bir tokenın emtia, menkul kıymet veya diğer bir varlık sınıfına girip girmediğinin net anlaşılacağı bir çerçeve sunmalı. 


5. İzinli bankalar

Fed tarafından izin verilen bankalar kripto hizmetleri sunmaya başlayacaklar.


ABD Finansal İstikrar Konseyi (FSOC) tüketicileri korumak ve teknolojik inovasyonun önünü açmak için yeni düzenlemeler üzerinde çalışıyor. Burada güçlü ve güvenli küresel platformlar öne çıkıyor.


Bunlara örnek olarak bankalara düzenlemelere uygun biçimde kripto varlık hizmetleri (saklama, stake etme, takas), dijital varlık transferleri ve gerçek zamanlı ödemeler gibi süreçleri gerçekleştirme imkânı veren VaultLink gösterilebilir. VaultLink’in 2023 planları arasında Fed’in çalışma gurubunda önde gelen seslerden biri olmak ve kripto hizmetleri konusunda bankalarla işbirliği içerisinde çalışmak yer alıyor. 


6. NFT’lerde daha fazla fayda

“Jpeg” dönemi geride kalacak ve NFT’lerin sunduğu faydalar daha detaylı, kişisel ve ticari bir boyuta geçecek. Aynı dönemde önde gelen “jpeg” NFT’lerin oluşturduğu piyasa da milyar dolarlar seviyesinde gerçekleşecek. 


Web3 ekosistemi, 2023’te, NFT dünyasına son iki yılda damga vuran ve 10.000 pfp projesinin doğmasına neden olan “jpeg” dönemini geride bırakacak. “NFT” kavramı sadece “dijital sanat” olarak görülmeyecek ve NFT temelli teknolojiyi kullanan birçok yeni kullanım senaryosu oluşacak. 


Halihazırda Starbuck gibi ticari devler NFT’lerin alternatif kullanım alanlarına dair denemeler yapıyorlar. Birçok şirket Starbucks’ın ödül programı projesinin nasıl gittiğini yakından izliyor. Başarılı olması durumunda birçok marka NFT ödül programlarına girecek. Mojito gibi Web3’e doğan projeler bu evrimin başlamasına neden oldular ve NFT’lerin çok daha kişiselleştirilmiş biçimde kullanımını hedefleyen markalara ve yaratıcılara zemin hazırladılar. 2023’te “fijital” projelerin öne çıktığını göreceğiz. Gençler bir çift Nike ayakkabı aldıklarında bunların metaverse’deki avatarlar için giyilebilir dijital versiyonlarına da sahip olabilecekler. 


NFT’lerin gerçek faydasının ortaya çıkmasına imkân veren bu projelerin hızlı gelişimi ile kripto topluluğu 2021 ve 2022’deki kritik projeleri bir kez daha değerlendirecek. Eğer bu projeler evrim geçiremezlerse NFT mezarlığındaki yerlerini alacaklar. Geçen yıl öne çıkan ama yeterince büyüyemeyen projeler yeniden ele alınacak.


7. Yatırım DAO’ları

Yatırım DAO’ları GP/LP kurgusuyla oluşturulan fonlara merkeziyetsiz, güvenilir ve şeffaf bir alternatif olarak konumlanacaklar.


Yatırım odaklı merkeziyetsiz otonom organizasyonların (DAO) sermayenin dağılımı ve kullanımı anlamında şeffaf, denetlenebilir ve topluluk temelli bir alternatif olarak etkinlikleri ve sayıları artacak. Yatırım DAO’ları finansal karar verme yaklaşımında bir bakış açısı değişikliğini zorunlu kılacaklar. Bu DAO’lar birkaç uzmanın görüşüne bakmak yerine üyelerinin ortak aklıyla bir uzlaşı üzerinden karar alacaklar. Çevik ve zincir üzeri yapılar olan bu DAO’lar yüksek potansiyelli yatırım alanlarında öncü oyuncular haline gelecekler ve ortalama bir yatırımcı için oyun alanını daha adil kılacaklar. 


Tribute Labs, Web3 dünyasının farklı alanlarına yayılan ve toplamda 1 milyar dolarlık varlığı yöneten 16 yatırım DAO’sunu bünyesinde barındıran bir DAO üretme fabrikası. Bu DAO’lar 2023 yılında yatırım DAO’larına yol gösterecek uygulamalara ve yönergelere imza atıyorlar. Her bir DAO’da en fazla 99 üye olabiliyor. Böylelikle hem hızlı karar almak hem de sermayeyi etkin kullanmak anlamında bir denge kuruluyor. Tribute Labs 2023’te yeni DAO’ları da hayata geçirecek (AI, DeSci, Urbit ve daha birçok alanda) ve yatırım DAO’ları alanında başarılı uygulamaları oluşturmayı sürdürecek. 


8. Filecoin’in geleceği

Filecoin, kendi başına bir katman-1 protokolü haline dönüşecek ve dünyanın en büyük merkeziyetsiz veri ekonomisinin yolunu açacak. 


2020’de IPFS’in ve Filecoin’in veri depolama alanında merkeziyetsiz bir çözüm olarak öne çıkacaklarına dair bir tahminde bulunmuştum. Filecoin aradan geçen iki yıl zarfında muazzam bir hızla büyüdü ve ağına inanılmaz miktarda donanımı dahil etti. Şu anda dünya üzerindeki en büyük merkeziyetsiz depolama ağı haline geldi. 4.000’den fazla katılımcıyla 16 exbibyte depolama kapasitesine ulaşıldı. Ağda depolanan müşteri verisi yılın başından bugüne 15 kat arttı. Bu Internet Archive’ın verilerini 275 kez depolamaya yeterli bir kapasite. Ancak Filecoin’in merkezi bulut depolama ile rekabet etmesi için bu halinden 10 kat daha büyük olması gerekli. Yani daha gidilecek çok yol var. 


Filecoin’in vizyonu depolamanın çok daha ötesine geçiyor. Projenin katılımcıları verileri programlanabilir biçimde depolanmasına (akıllı sözleşmelerle), elde edilmesine ve işlenmesine yönelik merkeziyetsiz bir altyapı kurulmasına önem veriyorlar. Diğer bir deyişle Filecoin veriye dair açık hizmetleri mümkün kılabilir.


Protokol, 2023 yılının ilk çeyreğinde Filecoin Virtual Machine (FVM) üzerinden akıllı sözleşmelerin çalıştırılmasına imkân veren bir güncelleme yapmayı ve böylelikle kendi başına bir katman-1 protokolüne dönüşmeyi hedefliyor. FVM, Filecoin’in hizmetlerin sofistikasyonunu artırmakla kalmayacak Web3 dünyasına dair yeni uygulama alanlarının da önünü açacak. Şu ana dek diğer katman-1 akıllı sözleşmeleri merkeziyetsiz finans (DeFi), NFT ve oyun gibi bazı alanlara yönelik uygulamalar ortaya koymuştu. Filecoin üzerindeki akıllı sözleşmeleri benzersiz kılan nokta bu tür Web3 uygulamalarının gerçek hayattaki depolama ve işlem hizmetleriyle birleştirilerek bir açık piyasa oluşturulmasını sağlamak olacak. Web3 dünyasının Filecoin’in bu çıkışımı fark edeceğini ve bu protokol üzerinde yeni uygulamalar oluşturmanın yolunu arayacağını düşünüyorum. 


9. Web3 itibarı

 Web3 dünyasında itibar temel bir inovasyon olarak öne çıkacak ve itibar temelli birçok proje hayata geçirilecek. 


Kimlik ve itibar alanlarında yıllardır süregelen gelişim 2023 yılında meyvelerini vermeye başlayacak. Bu sistemler birçok etkileşimin ve işlemin altyapısını oluşturacak kritik bileşenler haline gelecek. Kısa süre içinde bir uygulamada itibarınızı kurgulayıp bunu diğerlerine aktarabileceksiniz. Merkeziyetsiz kimlik ve itibar sistemleri platformlardan bağımsız, kullanıcı odaklı bir uzlaşı temelinde daha holistik bir bakış açısı sergileyecekler. 


Intuition gibi projeler kimlik konusunda sınırları zorlayacak. Intuition, ilgili veri noktalarının tasdikini önceliklendirme ve bu tasdikleri kimlik türetme süreçlerine entegre etme yaklaşımını benimseyerek “kim” ve “ne” sorularına daha kapsamlı yanıtlar oluşturabilecek. Bu, insanların küresel ölçekte merkeziyetsiz biçimde etkileşime geçmesi açısından elzem.


10. Her şey ZK

Mahremiyet teknolojisi akademik biçimli, konseptin kanıtı yaklaşımından daha kullanışlı, ölçeklenebilir teknolojilere geçerken her şeyin sıfır bilgi (ZK)” odaklı olduğu bir döneme hazırlanmamız gerekiyor.


Sıfır bilgiye dayalı onaylar geçen yıl da yükselişteydi. Ethereum ölçeklendirmede ana araçlardan biri olarak görülen ZK-Rolluplar buna iyi bir örnek. 2023’te, ZK akıllı sözleşmelerin uygulamalarda programlanmasına (ZKApps), zincir dışında çalıştırılmasına ve zincir içinde onaylama ve mutabakata izin veren yazılım geliştirme kitlerinin (SDK) çıkışına şahit olacağız. Zincir dışı çalıştırma ve işletme veri mahremiyeti, verimlilik ve tasdik anlamında yepyeni bir dünyanın kapılarını açacak. Web2 ve Web3 arasındaki köprünün kurulmasına ve yeni kimlik, sosyal ağ, oylama, oyun ve zkML uygulamalarına imkân sağlayacak. 


2023’te ZK’in başarıya ulaşması için en önemli nokta mevcut Web3 geliştiricilere erişim olacak. İlk temel ve öz ZK tabanlı Katman-1 olan MINA’nın arkasındaki şirket olan O(1) Labs tarayıcı temelli ZKApps’lerin bir yıl gibi bir süre içerisinde mümkün olmasını sağlayacak bir SDK çıkarttı. 2022’de temelleri atılan bu tür gelişmeler ZK’nın 2023’te akademik dünyadan çıkıp Web3 hayatında testnetlere geçmesini sağlayacak. Ayrıca Matter Labs gibi ekipler sıfır bilgi temelli olan ve Solidity, Vyper gibi alanlarda desteği olan Ethereum Virtual Machine zkSynch2.0’ı hayata geçirecekler. 


Sıfır bilgi pazarının 2030’da geleceği noktanın bitcoinin proof-of-work (PoW) pazarından daha büyük olması bekleniyor. 


11. Kozmik Cosmos

Geliştiriciler ve kullanıcılar daha fazla özelleştirme talep ettikçe Cosmos da ilginç bir hale geliyor. Uygulama zincirleri Ethereum üzerinde de canlıya geçiyor.


2023 yılında Cosmos vizyonu kitlesel adaptasyona ulaşacak. Cosmos bir blok zinciri değil ancak birbiriyle bağlı zincirlerden oluşan bir “galaksi.” Önemli nokta şu ki tüm bu zincirler zincirler arası iletişim (IBC) standardını benimsiyorlar. Bu standart Web2 dünyasında TCP/IP’nin erken dönemlerde gördüğü işlevi taklit ediyor. Kötü niyetli hackerlar için köprüler, saldırı açısından uygun noktalar. 2020’den bu yana benzer saldırılan sonucunda 2,5 milyar dolarlık hacklenme yaşandı. Standart bir iletişim katmanına sahip olmak bu nedenle önemli.


Bunlara ilaveten blok zincirleri uygulama anlamında olgunlaştıkça geliştiriciler daha fazla blok zinciri katmanını benimseme ve kabullenme durumunda kalacaklar. Özelleştirmelerin yelpazesi genişleyecek. Zincirlerin güvenlik ihtiyaçları, tüm geliştiricilere açık olup olmaması, ücretleri, nerelere bağlantı sağladığı gibi, konular öne çıkacak. Çoklu zincir yaklaşımı bu özeleştirmeleri mümkün kılıyor ve ürün-pazar uyumunu sağlıyor. 


Uygulama zincirleri geliştiricilere akıllı sözleşmelerin yapamayacağı şekilde bir çalışma ortamı sunuyor. Ancak uygulama zincirleri merkeziyetsiz uygulamaların güvenlik özelliklerini karşılamaktan uzak. Uygulamaya özel rolluplar (RollApps) her iki dünyanın iyi özelliklerini yansıtıyor ve 2023’te büyük bir trend olacaklar.


Ancak Cosmos ile Ethereum’a çıpalanan bir dizi uygulama zincirinin hayata geçtiğini göreceğiz. Blok zinciri ekosistemindeki en büyük proje olan Ethereum açık kaynak dünyasında en iyi noktaları alma ve bunları Ethereum topluluğuna yansıtma şansına sahip.


Stackr Network gibi projeler RollApps üzerinden uygulama zincirleri dalgasının öncülerinden. Stackr geliştiriciler için programlama dilinden bağımsız bir SDK sunuyor. 2023’teki plan geliştiriciler için bir alfa açmak ve erken aşama projeleri devreye almak: bu projeler kapalı bir geri bildirim çevrimi oluşturacak ve sistemin şekillenmesine yardımcı olacak.


12. Bitcoin hız kesecek

Bitcoin güçlükler yaşayacak, piyasa payı erimeye devam edecek ve bir sonraki boğa piyasasında lider konumunu koruyamayacak.


Bitcoin karşı karşıya kaldığı güçlükler nedeniyle piyasanın gerisine düşmeye devam edecek. Bu güçlükler arasında moda olarak görülme, çevresel etikler ve dijital altın olamamanın sıkıntısı sayılabilir.


Bitcoinin günlük hayata dair faydasının eksik kalması artık aleyhine çalışmaya başlayacak zira Web3’ün geri kalanı gerçek hayata dair kullanım senaryoları üretmeyi sürdürecek. Ayrıca bitcoini elde bulundurmak yeterince cazip görülmeyecek ve sermaye ticari ve kurumsal kullanım alanları daha yaygınlaşacak olan tokenlara ve ekosistemlere akacak.


Çevresel sosyal ve yönetişil (ESG) kaygıları makro politik ve makro çevresel hareketlerle daha da artacak. Şirketler, bireyler ve devletler gereksiz enerji kullanımını durdurma baskısıyla karşı karşıya kalacaklar ve kripto da bundan nasibini alacak. Web3’ün proof-of-stake tercihinin tek nedeni çevresel konular olmasa da PoS blok zincirlerinin ESG eleştirilerine ve düzenlemelere karşı daha güçlü argümanlara sahip oldukları bir gerçek. Geride kalan PoW blok zincirleri enerji tüketimini makul göstermek için somut faydalar ortaya koymak zorundalar. Bitcoin PoS’e geçmeyecek ve fayda önermesi sınırlı kalacak. Bu da eleştirilerle karşılaşmasına neden olacak


Son olarak, bitcoinin riskten uzak bir dijital altın gibi pozisyonlanma fırsatı olsa da yıllar içerisinde bundan yararlanamadı. Daha çok risk içeren beta bir ürün gibi görüldü.


Bu üç sıkıntı noktası Bitcoin’i geriye düşürecek ve bir sonraki boğa piyasası döneminde başka bir katman-1 zincirin liderliği ele almasına zemin hazırlayacak. 


13. Web3 oyunları

Web3 oyun dünyası hatalı, yetersiz erken aşama projeleri geride bırakacak ve oyunculara istediklerini vermeye başlayacak.


Web3 oyun dünyası geniş anlamda vaadini karşılayamama sıkıntısı yaşıyor. En başarılı görülen Web3 oyunları (Axie Infinity, DeFi Kingdoms) oyunun geleceği gibi lanse edilseler de 3 milyar oyuncuda heyecan oluşturamadılar. Gerçekte Web3 oyunları kötü bir imaj oluşturdu, bir para kazanma veya DeFi aracı gibi görüldüler. Bu itibar gelişemedi çünkü Web3 oyun projeleri kripto piyasalarına göbekten bağlı kaldılar. 


Web oyunları, 2023’te bu erken aşama projelerin alışkanlıklarını kıracak ve Web3’ün faydaları ile geleneksel oyunların estetik yaklaşımlarını harmanlayabilecek. Web3 oyunlarında bir sonraki dalga Axie tarzı oyunlara benzemeyecek ve ana akım estetik oyunları andıracak. Popüler ilgi token temelli projelerden stüdyolara, şirketlere ve oyunlara kayacak. 


14. Katman-2

 Katman-1 protokolleri ölçeklenebilirlik ve mahremiyet anlamında temel geliştirmelerle güçlenirken katman 2’ler müşteri dostu uygulamaların yeni dalgasını desteklemeye devam edecekler. 


Katman-1 sistemler muazzam hızlı bir inovasyon sürecinden geçiyor olsalar da Web3 uygulamalarının günlük kitlesel yaygınlığını desteklemek için protokol seviyesinde birçok yenilik gerekiyor. Özellikle ölçek, kullanıcı deneyimi (UX), gizlilik ve güvenlik gibi ihtiyaçlar öne çıkıyor. Katman-2 ekosistemi son 18 aydır hız kesmeden büyüyor. Bu büyüme Arbitrium ve Optimism gibi genel ağların yanı sıra ImmutableX gibi sektöre özel ağları da içeriyor. Katman-2 ekosistemi birkaç tane hatalı başlangıca sahne olsa da 2023’te kriptonun yaygınlaşmasında önemli bir rol oynayacaklar zira pazara birçok tüketici odaklı uygulamanın çıkması kaçınılmaz. Özellikle sosyal medya, oyun ve metaverse gibi ölçeklenmeyi her şeyden önemli gören ve finansal olmayan uygulamalar için katman-2 sistemler hızlı bir şekilde piyasaya çıkmak anlamında ne iyi seçenek olacak. 


15. Merkeziyetsiz bilim (DeSci)

Merkeziyetsiz bilim (DeSci) Web3, açık kaynaklı işbirliği ve merkeziyetsiz fon toplama gibi alanlara dair ana bir kullanım senaryosu olarak ön plana çıkacak. DAO’lar bu hareketin önemli bir bileşeni olarak konumlanacaklar.


DeSci, 2023 yılında bilimsel araştırmaların IP-NFT’ler formatında Web3 temelli birer varlık sınıfına dönüşmesine şahit olacağız. Bu, açık kaynak yazılımının 2000’lerdeki hızlı gelişimine benzer bir gelişim sürecinin kapılarını açacak. Biyoteknoloji gibi alanlar tekelci inovasyon modellerinden açık kaynaklı, hiper-işbirlikçi ekosistemlere evrilecek ve bunlar üzerinden hastalar ve araştırmacılarla daha etkin bir hizalanma sağlanacak. 


2022’de Molecule gibi organizasyonlar dünyanın önde gelen üniversitelerinin fikri mülkiyetlerini zincir üzerine taşıdılar. VitaDAO gibi konuya özel organizasyonlar da bu projeleri finanse etti ve desteklediler. VitaDAO, yaşam süresinin uzatılmasına dair bir dizi varlıktan oluşan bir portföye sahip olan ve Ethereum üzerinde kurulu bir BioDAO. Amacı bu teknolojileri topluluk temelli bir bakış açısıyla piyasaya açmak. FlamingoDAO da biyoteknoloji alanında benzer işler yapıyor. BioDAO’lar IP-NFT’leri fonlayan ve kuluçkasını yapan topluluklar olarak tanımlanıyorlar ve son dönemde ciddi bir ilgi görüyorlar. Yeni bir hızlandırma programı olan bio.xyz’ye dört yeni organizasyon dahil oldu. 


BioDAO’lar ve IP-NFT’ler 2023’te de yükselmeye devam edecek. Zira Pfizer gibi Fortune 500 organizasyonları daha fazla bilimsel ve terapötik alanda çalışma gerçekleştirmeyi hedefliyorlar. 


16. Zombi zincirler

Bazı blok zincirleri “en büyük” olma özelliklerini kaybetmeye başlayacaklar zira üzerlerindeki spekülasyona dair fonlar bile buralardan çekilmeye başlayacak.


EOS ve Cardano gibi bazı blok zincirleri uzun yıllardır pazar değeri açısından “en büyük” listelerine yer alıyorlar. (Cardano ilk 10’da EOS ise ilk 40’ta.)  Bu projeler hâlâ ilk günlerinde yakaladıkları ilginin ekmeğini yeseler de Web3 dünyasının genelinde gerçekleşen muazzam inovasyonlara rağmen bir ekosistem geliştirmekte yeterince etkin olamadılar. 


Ayı piyasasının mevcut derinliğine bakıldığında Ethereum her 24 saatte yaklaşık 1 milyar dolarlık bir hacim işliyor. Cardano’nun yaklaşık 1 milyon dolar ve EOS’un yaklaşık 100.000 dolar günlük hacmi söz konusu. Ayı piyasası hiçbir ağa iyi gelmedi ancak EOS’a bakıldığında orijinal fonlama ile mevcut değer açısından bakıldığında 4,2 milyar dolarlık bir erime ile en büyük değer kayıplarından birine imza atıyor. Her iki zincir de ilk dönemlerinde tüketicilere verdiği sözlerin önemli bir kısmını yerine getiremediler. 2023’te ICO öncesi yatırım yapan kurumsal yatırımcılar ve erken aşama bireysel yatırımcılar ilgilerini kaybedecekler. Bu tarz blok zincirler, zincir üstü uyumu gerçekleştiremedikleri için ilk dönemlerden ellerinde kalan destekçilerini de kaybedecekler.


17. Merkeziyetsiz kimlik

İtibara dair projeler, sosyal ağlar ve merkeziyetsiz kimlik cüzdan seviyesinde AML/KYC (kara para aklamadan kaçınma/müşteri tanıma) uygulamalarına kapı aralayacak.


2022’de sosyal ağlar, itibar ve merkeziyetsiz kimlik alanlarında bazı fikirleri hayata geçiren bir dizi aracın hayata geçtiğine şahit olduk. Bunlar arasında soulbound tokenlar, ENS, POAP’lar ve Lens sayılabilir. İtibara ve kimliğe dair odaklanma 2023’te daha da artacak ve bununla birlikte DeFi kullanımında müşteriyi koruma anlamında düzenlemeleri göreceğiz. (En azından ABD’de.) zincir dışı tanımlamada doğrulanabilir bilgiler ve tasdik konuları öne çıkacak ve buralarda ana odak açık, uygun maliyetli ve mahremiyeti önceleyen seçeneklere yönelecek. Bu çözümler nereden gelecek? Ölçeklenebilir itibar sistemlerinin ilk nesil iterasyonlarının MetaMask Snap, DID ve VC temelli araçlar kullanılarak oluşturulduğunu göreceğiz.


18. Kripto salgını bitmedi

 Artçı şoklara hazır olun.


Mayıs 2022’de başlayan ve kriptoyu sarsan olaylar henüz bitmedi. Geçmiş yılların külleri arasında hâlâ bulunması gereken cesetler var. Birçok şirket ve kişi süreçte bir şekilde idare edebildi ancak bunu daha fazla sürdürülemeyebilirler. Uzun vadede ekosistemin faydasına olsa da bazı müşteriler para kaybetmeye devam edecekler, güven erozyonu sürecek ve dış dünyadan gelen eleştiriler kesilmeyecek. Kısa vadede geleceği kurgularken karşı karşıya kalınacak artçı şoklara dikkat etmek gerekli. 


19. Açık kaynak geliştirme

2023’te kripto dünyasındaki eski hatalardan ders alınmasıyla birlikte açık kaynak projelerine yönelik ilgi yeniden artışa geçmesi olası. 


2022 açık kaynak ve internet odaklı şirketler için şekillendirici bir yıldı. Web3 dünyasının çözüm bulmayı hedeflediği sorunların derinliği ve ölçeği önemli ölçüde arttı ve bu organizasyonların sıradan insanların hayatına dair etkileri de önemli bir tema olarak öne çıkıyor. 


FTX gibi vakalardan öğrendiğimiz üzere eski alışkanlıklara kaymak ve merkezi sistemlerin güç dinamiklerini yanlışlıkla da olsa tekrarlayan kurgulara kapılmak mümkün olabilir. 2023’te daha fazla sayıda projenin Web3 retoriğini ciddiye alması gereken ve açık kaynak, topluluk temelli altyapılar konusunda önemli gelişmeler ortaya koymasının elzem olduğu bir gerçek.  Amaç, dijital topluluklara dair faydaları oluşturacak kurguların güveni azaltıcı değil artıcı biçimde hayata geçirilmesi olmalı. Açık kaynaklı fonlama ve geliştirme noktasında öne çıkan iki proje söz konusu: Gitcoin ve tea.xyz.


72 milyon dolardan fazla destek fonu dağıtan Gitcoin herhangi bir grubun kendi topluluğunu yetkilendirerek ortak ihtiyaçlara yönelik fonlama projelerini koordine etmeyi mümkün kılıyor. Çözüm kapsamında zero knowledge kimlik tanımlama aracı Passport ve iki yeni protokol (fonlama dağılım protokolü ve proje kayıt protokolü) yer alıyor. 


Tea, açık kaynak geliştiricilerinin katkılarının karşılığında ödüllendirildiği bir protokol. Tea’nin ürün paketinde sanal ortam yöneticisi, evrensel bir tercüman ve birleşik bağımlılık yöneticisi yer alıyor. Tea, komut yazmayı mümkün kılan arayüzünü kullanıma açtıktan sadece bir ay sonrasında 2.400’den fazla geliştirici Tea’nin Github deposunu beğenmişti. Bu da Tea’nin 16 bin geliştiricisini GitHub’ın en hızlı büyüyen grubu haline getirdi. Tea, 2023’de blok zinciri kayıt defterini, lisans yönetimini ve ödüllendirme özelliklerini geliştirmeye devam edecek. 


20. Artık tanrılar yok

Medya kripto dünyasında tanrı arayışını bırakıp daha mantıklı seslere kulak vermeli.


Bu yıl önde gelen merkezi ve merkeziyetsiz borsaların çökmesiyle birlikte bu yapıların CEO’ları ve kurucuları da alaşağı oldu. Bu kişiler medya tarafından inanılmaz derecede pohpohlanmışlardı ve yatırımcılarda, şirketlerde ve düzenleyicilerde temelsiz bir güven hissiyatı oluşturulmuştu. Medya kripto “tanrılarının” peşinde koşma hatasından vazgeçmeli ve çok daha mantıklı, güvenilir seslere kulak vermeli. Bu yavaş ama kaçınılmaz bir süreç ve 2023 yılı boyunca diğer başka “tanrıların” da foyasının ortaya çıkacağını bekleyebiliriz.


Neyse ki bu rasyonel kişileri bulmak zor değil ve bu kişiler de kriptonun gerçekleri etrafında konuşmaya başlayacaklar. Büyük olasılıkla son iki yıldır ekranları işgal edenlere kıyasla çok daha mütevazı olan bu kişiler sektörün uzun vadeli geleceğine katkıda bulunuyorlar ve bu nedenle haber manşetlerinde de hak ettikleri yeri almak durumundalar. 


21. Kriptoya teknolojik bakış

Geleneksel anlamda kriptoya parasal bakış açısı yerini teknolojik bakış açısına bırakamaya başlayacak ve bir sonraki boğa piyasasının kapıları aralanacak.


Bill Hughes, geçen Kasım ayında yayımladığı yazısında “kriptoya teknolojik açıdan bakmak” ile “kriptoya parasal açıdan bakmak” arasındaki farkı net biçimde ortaya koymuştu. Kriptoya teknolojik bakış “katılımcıların küresel anlamda erişilebilir yazılım üzerinden etkileşim kurduğu ve işlem yaptığı bir uçtan uca ağlar bütünü” argümanını öne çıkarır. Buna karşın parasal bakışta “tokenları yatırıma yönelik alınıp satılan ve borç verilen varlıklar” olarak görmek öncelikli yaklaşımdır.


Geçtiğimiz yıl yayılım, düzenleyicilerin ilgisi ve müşterilerin bilgisi anlamında parasal bakış açısının hâkim olduğu bir dönemdi. Parasal yaklaşımın kalbi merkezi borsalarda atıyordu ancak artık CeFi dünyası düzenleyicilerin mikroskobunun altında. Parasal bakışa dair bu tereddütler teknolojik bakışın ayrı bir alan olarak görülmesini pekiştirecek.  


Kriptoya teknolojik bakış 2023’te iki eğilim çerçevesinde faydalı olacak: 1) sermayenin merkezi yapılardan daha merkeziyetsiz finansal uygulamalara yön değiştirmesi ve 2) DeSci, sosyal medya, ödül programları gibi finansal olmayan merkeziyetsiz uygulamaların ağırlığını artırması. Bunlar sonucunda sadece tokenların değil genel anlamda Web3’ün temellerinin yaygınlaşması söz konusu olacak. Bu da bir sonraki boğa piyasasını tetikleyecek. Sermaye gölgede kalmış merkezi alternatifler yerine daha merkeziyetsiz ve şeffaf uygulamalara kaydıkça teknolojik bakış açısı da volatiliteye karşı bir hedge olarak görülecek. 


22. Kurumsal Ethereum

2023’te “Büyük Ayrışmaya” ve Ethereum’un kurumsal uygulama alanlarının yaygınlaşmasına şahit olacağız. Paul Brody’nin tarifledeği üzere Büyük Ayrışma, Ethereum’un kurumlar için bir bilgi işlem platformu olmaya dair değer önermesinin Ethereum fiyatından ve finansal spekülasyonlardan net biçimde ayrışması durumu” olarak tanımlanabilir. Ethereum’un kurumlara yönelik bir bilgi işlem platformu olmaya odaklanması çok daha fazla kurumsal inovasyonun kapısını açacak ve Ethereum üzerinde mahremiyete yönelik bir uygulama geliştiren EY gibi şirketler bu alanda öncü olacaklar. EY (Ernst & Young) Ethereum üzerinde ve karmaşık iş yapılarını, ödemeleri ve transferleri destekleyen endüstriyel mahremiyet çözümleri ortaya koyuyor. Gelecek yılda şirketler bir yandan denetim ve risk yönetimi anlamında yeni taleplerle karşılaşırken diğer yandan tedarik zinciri, satın alma ve karbon izlenebilirliği gibi alanlarda uygulamalardan yararlanabilecekler. 


23. DeFi bir başka

Dünya CeFi ve DeFi arasındaki farkı anlayacak.


2022’nin felaketlerine rağmen ayakta kalan ve yoluna devam eden kredi sağlayıcıların neredeyse hepsinin Ethereum temelli akıllı sözleşmeler olduğunu görüyüz. (Aave gibi.) Hatta Alameda ve Celsius gibi yapılar bile buradaki teminatlarını açığa çıkarmak için bu uygulamalara olan borçlarını kapatma yoluna gittiler. Akıllı sözleşmelerin borç yapılandırma şirketlerine veya John Ray gibi kayyumlara ihtiyacı yok. Zira bu sistemlerde pazarlık diye bir şey yok ve teknoloji şeffaf biçimde işliyor. 2023’te CeFi ve DeFi arasındaki farkın bireyler, finansal kuruluşlar, yatırımcılar ve düzenleyiciler tarafından çok daha iyi anlaşılacağını öngörebiliriz. CeFi, işlemlerin insanlar tarafından yönlendirebildiği bir sistemken DeFi güvenilir bir taraf gerektirmeden ve matematik ve bilgisayar bilimi tarafından kontrol edilip manipülasyondan uzak bir yapıda icra edilen bir yaklaşım. 



Günün Gelişmeleri İçin E-Bültenimize Abone Olun

E-Bültenimize abone olarak onaylamış ve CoinDesk Türkiye ürün ve hizmetleri için iletişim kurulmasına izin vermiş olursunuz.


YASAL UYARI

Bu sitede yer alan yatırım bilgisi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihlerini dikkate alarak, kişiye özel olarak sunulmaktadır. Bu sitede veya e-bültenlerimiz kapsamındaki sözel, yazılı ve grafiksel dahil olmak üzere tüm bilgi ve analizler; herhangi bir karara dayanak oluşturması noktasında herhangi bir teminat, garanti oluşturmamakta ve yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla paylaşılmaktadır. Coindesk Türkiye hiçbir şekil ve surette ön onay, ihbar ve ihtara gerek olmaksızın söz konusu bilgileri değiştirebilir veyahut silebilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı vermeniz beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu sitedeki yorumlardan, eksik bilgi ve/veya güncel olmama gibi konularda ortaya çıkabilecek zararlardan Coindesk Türkiye ve çalışanlarının herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.

Andrew Keys DARMA Capital'in genel müdürü ve girişim sermayesi yatırımcısıdır.

Andrew Keys DARMA Capital'in genel müdürü ve girişim sermayesi yatırımcısıdır.

Fiyatları İncele

Kripto Varlık

Sosyal Meyda Trendi

Trendleri İncele

Trend Haberler

1
Bitget’ten Kurumsal Kripto Varlık Güvenliğini Geliştirmeye Yönelik Matrixport Cactus Custody İş Birliği

16 Nisan 2024 14:56

Kripto Varlık

Sosyal Meyda Trendi

Trendleri İncele

Kategoriler

Yazarlar

Piyasalar

Şirketler

E-Bülten

Politika

Teknoloji

Kripto Paralar

Hakkında

Hakkında

Kişisel Verileri Koruma Kanunu

Künye

Çerez Politikası

Reklam Verin

KVKK Başvuru Formu

İletişim

Kişisel Verileri Saklama ve İmha Politikası


Yasal Uyarı: Bu sitede yer alan yatırım bilgisi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihlerini dikkate alarak, kişiye özel olarak sunulmaktadır. Bu sitede veya e-bültenlerimiz kapsamındaki sözel, yazılı ve grafiksel dahil olmak üzere tüm bilgi ve analizler; herhangi bir karara dayanak oluşturması noktasında herhangi bir teminat, garanti oluşturmamakta ve yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla paylaşılmaktadır. Coindesk Türkiye hiçbir şekil ve surette ön onay, ihbar ve ihtara gerek olmaksızın söz konusu bilgileri değiştirebilir veyahut silebilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı vermeniz beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu sitedeki yorumlardan, eksik bilgi ve/veya güncel olmama gibi konularda ortaya çıkabilecek zararlardan Coindesk Türkiye ve çalışanlarının herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.

@2022 CoinDesk