“Eğitim Kurumlarında Gürültü Yok”

The Mindstone Blockchain Labs CEO’su ve Kadir Has Üniversitesi Öğretim Görevlisi Tansel Kaya, CoinDesk Türkiye’nin Web3 dünyasında eğitim üzerine sorularını yanıtladı. İnsanların özellikle internetteki bilgilere çok dikkat etmesi gerektiğini çünkü çok fazla yanlış bilgi olduğunu vurgulayan Kaya, “Eğitim kurumlarında yanlış bilgi gürültüsü yok” diyor.

Bu yazı CoinDesk Türkiye’nin ‘Eğitim Haftası’ içeriği kapsamında yayınlanmıştır.

Kripto ve merkeziyetsiz dünyaya yönelik eğitim alanında dünya ve Türkiye ne durumda?

Bu sektör Bitcoin 2009’da piyasaya sürüldüğünde başladı. 2013’e kadar insanlar bunun farkında değillerdi. Pek çok kişi için uç noktada olan bir konuydu. 2020 yılına gelindiğinde ise artık her yerde bilinmeye başladı. Ben kripto varlıklar alanında şu anda Türkiye'de çok ciddi bir bilinirlik olduğunu düşünüyorum. Paribu’nun araştırmasına göre Türkiye 8 milyon yatırımcı var. Genelde ailede birisi ilgileniyor, diğerleri de ondan duyuyorlar. Dolayısıyla ben bu rakamı 14-15 milyon gibi öngörüyorum. Yani, bu kadar insan kripto varlıkların alım satımıyla ilgileniyor. Ancak, bu alanın üretici olabilme ve eğitim bilgisi tarafı çok geride kaldı. Biz de bununla ilgili çalışıyoruz ve devlet nezdinde bu alanın tanınması için uğraşıyoruz. Çünkü kurumsal eğitim süreci oradan başlıyor. Bizim amacımız doğru bilgiyi vermek. Şu an çeşitli üniversitelerde Web3 alanında dersler verilmeye başlandı. Biz de Kadir Has’ta yaklaşık 5 yıldır bu alanda dersler veriyoruz. Bazı üniversiteler yüksek lisans olarak veriyor. Öte yandan, bazı akademiden gelen hocalar bu dersleri verse de bu dersleri sadece o üniversitede okuyanlar alabiliyor. Ancak bunlar yeterli değil. Biz topluluk içinden geldiğimiz için ve derdimiz bu konunun yaygınlaşması olduğu için dersi tanıtıyoruz, konuk öğrenci alıyoruz ya da farklı yerlerde de ders anlatıyoruz.

Bu eğitimlerin müfredatları kimler tarafından oluşturmalı ve şu bu dersler kimler tarafından veriliyor?

Bizim de kafa yorduğumuz bir konu bu. Çünkü şunu görüyoruz ki bu konuyla uğraşan insan sayısı çok az. Bu nedenle bu konuda bir adım atmak gerekiyor ve devlet de buna açık. Yani, müfredat mutlaka benim tarafımdan oluşturulacak demiyor. Bu konudaki uzmanları dinliyor. Şu anda bu dersler üniversitelerde toplulukla pek alakası olmayan akademisyenler tarafından ya da bizim gibi kripto para ekosisteminden gelen öğretim üyeleri tarafından veriliyor.

İnsanlar şu anda Web3’ü daha çok kendi kendilerine öğrenmeye çalışıyorlar. Üniversiteden eğitim almak neden önemli?

İnsanların bu konuları öğrenmek istemelerindeki ilk refleks para kazanma amaçlı. Ana motivasyon bu. “Kripto para nasıl alır, satarım, teknik analiz nasıl yapılıyor?” önce bunları merak ediyorlar. Bu tarafta çok büyük bir talep var baştan beri. Ardından “Acaba ben bir ürün geliştirebilir miyim? Ürün geliştirmek için ne yapmalıyım?” diyorlar. Ya da altında yatan felsefeyi anlamaya çalışıyorlar. Ancak biz üniversite eğitimini çok önemsiyoruz. Çünkü internette yanlış, kontrol edilmemiş bir bilgiye rastlama ihtimali çok yüksek. İnsanlar kripto dünyasını sosyal medyayı takip ederek öğrenmeye çalışıyor. Ancak orada çok fazla gürültü var. İnsanlar iki bilgi öğrenmek için çok fazla reklama, yalan yanlış bilgiye maruz kalıyor ve bunları filtrelemek zorunda kalıyorlar. Üniversitelerde, konferanslarda ise gürültü yok. Sadece bilgi var. Bunun yanında üniversitede sizi kontrol eden bir yapı var. Eğitimi veren kişi otorite olarak görüldüğü için öğrenciler farklı yerlerde okudukları bilgileri de eğitmene sorup o bilginin doğru olup olmadığını öğrenebiliyorlar.

Şirketlerin yeni mezunlardan Web3 konusunda beklediği bir yetkinlik seti var mı? Akademi buna cevap verebiliyor mu?

Bizim şirket bünyesinde temel olarak iş geliştirme ekibimiz ve teknik ekiplerimiz var. Bu iki tarafın da eğitimi ayrı olmalı. İş geliştirme tarafında genel kültürün oluşması gerekli, kavramları bilmeliler, yapılanlarla ilgili bilgi sahibi olmalılar. Teknik taraftakiler ise çalışırken “Benim bu yaptığım mevzuata uyuyor mu, etkileri ne olabilir, böyle bir şeyin gerçek hayatta bir karşılığı var mı?” diye sorgulamalılar. Örneğin, merkez bankası dijital para birimi (CBDC) teknik bir konu değil ama önemli bir konu. Devletler kendi dijital paralarını çıkartma üzerine çalışıyorlar ve bu alanda çalışan bir insanın bu konuda da bilgi sahibi olması gerekir. Üniversite kavramı önemli ölçüde dönüşecek, değişecek ve değişmek zorunda. İş hayatında Web3 alanında ihtiyaç duyulan bir insan gücü var. Bunu eğitim sistemi üretemiyorsa, o zaman üretmenin farklı yollarını bulmak durumundayız. Ama orada da belli bir kalitenin olması lazım. Öte yandan çok iyi bir üniversiteden mezunum diyen ama bir şey üretemeyenin de kıymeti yok.

Şirketlerin kendi içlerindeki eğitim süreçleri nasıl olmalı?

Çalışanın kendini geliştirebildiğini, kendine yatırım yapıldığını hissetmesi gerekiyor. Gözlemlerimize göre şirketler de eğitime önem veriyorlar ve bu eğitim sürecinin talep edilmesi çok olumlu. Bize de eğitimle ilgili çok talep geliyor. Genellikle ya hazır bir müfredatla geliyorlar ya da bizden bir müfredat sunmamızı istiyorlar. Biz genelde müfredatı şirketle birlikte güncelliyoruz. Örneğin, Ethereum birleşmesini de müfredata eklemek isteyebiliyorlar. Bence bu da faydalı çünkü talep ettiği dersi müfredatta gören kişi derse daha bağlı oluyor. Biz genelde teknik ekiple iş geliştirme tarafına ayrı ayrı eğitimler hazırlıyoruz. Ancak birbirlerinin eğitimlerine de merak ettiği ölçüde katılabiliyorlar. Ayı piyasası dönemi eğitimler için iyi bir dönem. Bunu balıkçılık gibi düşünebiliriz. Balıkçılar av yasağı zamanında ağları tamir ederler, biraz dinlenirler. Ayı dönemi de böyle. Boğa döneminde insanlar paralarını nereye yatıracaklarını şaşırıyor, eğitim almak bu kadar önemsenmiyor.