Yazarlar

Piyasalar

Şirketler

Teknoloji

Öğren

Politika

DeFi

TV&Video

Podcast

Etkinlikler

Sponsorlu İçerik

Consensus Magazine

E-Bülten

Yazarlar

Yolsuzluklar Konusunda Kriptoyu Suçlamayın

IMF’in gerçekleştirdiği ve kriptonun yolsuzluğu kolaylaştırdığına dair bulgular içeren çalışma hedefinden şaşmış görünüyor.

27 Nisan 2022 10:52

Güncellenme: 26 Mayıs 2022 11:25

JP Koning

J.P. Koning, CoinDesk'de köşe yazarıdır. Kanada merkezli bir aracı kurumda çalışmaktadır. Aynı zamanda popüler bi blog olan Moneyness'ın yayıncısıdır.

Kripto yolsuzlukları körüklüyor mu? Uluslararası Para Fonu (IMF) öyle olduğunu düşünüyor. IMF’den bir ekip, Statista’nın Küresel Tüketici Araştırması’ndan kripto kullanım verilerinden yararlanarak gerçekleştirdiği araştırmada yüksek kripto yaygınlığına sahip olan ülkelerin yolsuzluk açısından karnelerinin daha kötü olduğunu belirtiyor. 


IMF ekibi bu durumun nedenini “yolsuzluktan elde edilen kaynakların kripto ile transfer edilmesini” gösteriyor. Bunun önüne geçilmesi için tavsiyeleri ise ürünlerin düzenlenmesi. Yani böyle bir regülasyonun sıkıntıyı çözebileceğine inanıyorlar.


IMF bu konuyu biraz ters anlamış. Kripto yolsuzluğu körüklemiyor. Aksine yolsuzluğu körükleyen her neyse bu kriptonun daha yoğun kullanımını körüklüyor.


Uluslarasın Düşüşü

Daron Acemoğlu ve James Robinson, Ulusların Düşüşü: Güç, Zenginlik ve Yoksulluğun Kökenleri kitabında Kanada, İsveç gibi bazı ülkelerin daha müreffeh ve daha yolsuzluktan uzakken Nijerya ve Suriye gibi bazı ülkelerin neden bunu başarmadıklarını anlatıyor. 


Yazarlara göre başarıyı belirleyen coğrafya veya kültür değil o ülkedeki kurumlar. Kurumlar derken ekonomik ve politik hayatı düzenleyen ve yöneten yapılardan bahsediliyor. Mülkiyet hakları, sözleşmelerin uygulanması, lisans standartları, finansal regülasyon ve daha birçok mekanizma bu kapsama giriyor. 


Kapsayıcı kurumlar, toplumun genelinde enerji ve girişimcilik heyecanı oluşturmak için gerekli teşvikleri ortaya koyarlar. Dışlayıcı kurumlar ise tam tersi etki yaparlar. Bu kurumlar oyun alanını sınırlar ve politik gücü olanların faydasına hareket ederler.


Acemoğlu ve Robinson, ABD-Meksika sınırında olan ve iki ülke arasında bölünen Nogales kasabasını örnek olarak gösteriyor. “Arizona’daki Nogales ile Sonora’daki Nogales’de yaşayan sakinler aynı kökleri paylaşır. Yemekleri, kültürleri aynıdır. Ancak ABD’deki bölge refah içindeyken Meksika’daki kısmı fakirlikten kırılır.” Yazarlar bu farkı ABD’deki kurumların Meksika’dakilere göre çok daha gelişmiş olmasına bağlar. 


Acemoğlu ve Robinson’un sunduğu çerçeveden bakıldığında yolsuzluk dışlayıcı kurumların oluşturduğu bir semptom veya yan üründür. Rüşvetler, ülkenin kontrolünü elinde tutan bir avuç politikacıya, bürokrata veya askere akar. 


Kriptoyu Düzenlemek Önemlidir Ama Yolsuzluğu Çözmez

Kriptoya gelirsek… Yolsuzluk gibi bir sorunu çözmek için bir avuç elite hizmet eden mevcut kurumların yıkılması ve toplum için çalışan yeni kurumların inşa edilmesi gerekir. IMF’in yolsuzluğu ortadan kaldırmak için sunduğu reçetelerden biri olan kripto regülasyonu sadece kozmetik bir etki oluşturur. Yolsuzluğu, fakirliği ve eşitsizliği körükleyen çürümüş kurumların düzletilmesine bir faydası olmaz.


IMF’in reçetesi yetersiz ise kripto ile yolsuzluk arasında kurduğu korelasyon da doğru değildir. 


IMF’in düşündüğü gibi kriptonun yolsuzluğu tetiklemesi söz konusu değildir, aksine durum tersidir. Yolsuzluğa neden olan dışlayıcı kurumlar kripto kullanımını körükler. Başka bir şekilde ifade etmemiz gerekirse belirli bir elit zümrenin işleri yürüttüğü az gelişmiş ülkelerde kripto kullanım oranının aşırı yüksek olması bu elitlerin rüşveti kriptoyla almasından değil, ülkenin mazlum vatandaşlarının kriptoyu bir kurtuluş yolu olarak görmesindendir. 


İnsanlar kötü kurumlara tepki olsun diye neden kriptoya meylederler? Buna dair iki farklı görüş var. Bunlara kefaret olarak kripto ve trajedi olarak kripto diyeceğim.


Kefaret Olarak Kripto

Kriptonun bir kefaret olarak görüldüğü görüşü benimseyenlere göre yolsuzluk ve kripto arasındaki korelasyonun nedeni kriptonun bir kurtuluş unsuru olarak görülmesidir. Yolsuzluğun yaygın olduğu ülkelerdeki vatandaşlar kendilerini dışlayan kurumlara karşı bir hack mekanizması olarak kriptoya sarılır.


Örneğin Küba’yı ele alalım. Bu ülkedeki kurumların toplumu dışladığına dair uzun süredir var olan bir algı söz konusudur. Birçok Kübalı mevcut rejimle bir ilişkiye giremez. Birçoğu da ABD’de yaşayan akrabalarının gönderdiği yardımlarla ayakta kalabiliyor. 


Ancak rejim buradan da haracını alıyor. Western Union ile gönderilen paralar, Küba ordusuna ait şirketlere geliyor ve burada yüzde 5-10 arası bir komisyon kesilerek sahiplerine ulaştırılıyor. Kripto, rejimin bu müdahalesinden kaçınmaya zemin hazırlıyor. 


Kripto çeşitli kurumların bir arada çalışamadığı durumlarda da çıkış sağlıyor. 2020 yılında Trump yönetimi para gönderimi alanında olan ve orduyla bağlatışı bulunan şirketlere yaptırım uygulama kararı aldı. Yani Kübalıların dolar göndermesi oldukça zorlaştı. Bazlı Kübalı-Amerikalılar “mula” denilen kuryelere nakit vererek ülkeye sokma yoluna gittiler. Diğerleri de Küba ile ilişkisi devam eden Avrupalı bankalara yöneldiler. 


Kripto para gönderme konusunda bir alternatif olarak ortaya çıktı. Western Union’ın olmadığı bir dünyada Kübalı-Amerikalılar kripto parayı direkt ailelerine gönderdiler, onlar da uygun bir kurdan Küba parasına çevirerek yiyecek aldılar veya faturalarını ödeyebildiler. Kriptoyu doğrudan kullanmayan Kübalılar ise kişilere nakit veya banka havalesi olarak paraları iletme hakkı sunan BitRemesas gibi aracı uygulamalar kullandılar. 


Tüm bu nedenlerden dolayı kripto Küba’da popüler oldu ve toplum için çalışmayı bırakan kurumların oluşturduğu boşluğu doldurdu. 


Trajedi Olarak Kripto

Bu yaklaşım yukarıda anlattığımızın tam tersi bir bakış açısını benimsiyor. Birçok gelişmekte olan ülkede kripto kullanımı bir kefaret değil. Aksine çaresiz durumda olan kişiler için son bir kumar ihtimali.


Yolsuzluk ve dışlayıcı kurumlar açısından karnesi kırık olan Nijerya’yı ele alalım. Bu ülkede hayatta daha iyi yere gelmek isteyenler için Batı’ya kıyasla çok daha az seçenek var. Finansal gelişime dair birçok imkân toplumdan uzak. İstihdam, iş fırsatları ve yatırım imkânları çok kısıtlı. Çaresiz kalan insanlar zenginlik vaat eden tekliflere, ponzilere ve hiper oynak kripto dünyasına meylediyor. 


Statista’nın kripto yaygınlığı verilerine göre kripto para birimine sahip olduğunu veya kullandığını söyleyen ülkeler arasında Nijerya birinci sırada. 2016’daki MMM olayıyla başlayan ponzi dalgası tüm ülkeyi ele geçirdi ve Nijerya ponzinin başkenti olarak anılmaya başlandı. Ultimate Cycler, Icharity Club Nigeria, Get Help World Wide, Givers Forum, Twinkas, Crowd Rising ve Loom gibi kurgular bu alanda örnek gösterilebilir. 


Anketlere göre Nijeryalıların yarısından fazlası bir ponziye dahil olmuş veya dahil olan birini tanıyor. İşsizlik oranının yüzde 33 olduğu ülkede bu kandırmacalara meyledenlerin büyük bir kısmının işsiz kalan öğrenciler olduğunu söylesek şaşırtıcı olmaz. Nijerya’daki ponzi yatırımcılarına dair bir ankette ponzilere katılma nedenleri sorulan kişilerin yüzde 60,3’ü ağır ekonomik sıkıntıları işaret ediyordu.


Gelişme şansı neredeyse yok kadar aza olan genç bir Nijeryalı için kripto paralar MMM gibi ponzi kurguların 100 katı daha fazla çekici.


Nijerya’daki kurumlar uzun vadeli bazı imkanlar sağlıyor görünseler de bunlar kaçış imkânı vermiyor. Son derece çalkantılı ve sıfır toplamlı oyunlar vatandaşların kısa süreliğine ağzına bal çalsa da gerçek bir ekonomik değer üretmeye yaramıyor. Az gelişmiş ülkelerde kurumların kontrolünü elinde bulunduran elitler de bu tür kurgulara göz yumuyor. Zira bu kurgular hem güçlerini tehdit etmiyor hem de halkı gerçeklerden koparıyor.  

 

İşte bu nedenlerle kripto kullanımı bir trajediyi işaret ediyor. Aslında çok daha derin bir hastalığın semptomu. Nasıl ki Nijerya’daki ponzi kurgular sorunu çözemeyecekse kripto spekülasyonunun da faydası olmayacak.  


Hangi Anlayış Doğru? Trajedi Olarak Kripto Mu, Kefaret Olarak Kripto Mu?

Her iki bakış açısı da IMF’in kripto ve yolsuzluk arasında kurduğu basit bağlantıyı çürüterek duruma daha derinlikli bir izahat getiriyor. 


Her iki anlayış ta bir noktaya kadar doğru görülebilir. Küba örneğinde olduğu gibi çok iyi işlemeyen sistemlere sahip ülkelerde halkın hayatı idame ettirmek için bir alternatif yol olarak kriptoyu kullandığı naif senaryolar mevcut. Ancak bu kadar naif kalmayıp gelişmekte olan ülkelerde kriptoyu kumar gibi görüp kullanmaya yönelik senaryolar da göz ardı edilemez. 


Kefaret olarak kripto, en masum halinde, yaklaşımı kötü kurumları aşmak için kriptoyu kullanmanın ötesine geçer ve barışçıl bir devrimi tetikler. Bir Truva atı misali ülkeye sızar ve kötü kurumların oluşturduğu atmosferi dağıtıverir ve özgürlük getirir.


Kripto sistemi aşmaya dair iyi bir yöntem olsa da bu derece idealize edilmesi de tehlikelidir. Yani aslında kumar amaçlı kullanıma meyilli olan kişiler kriptoyu ülkenin sorunlarını çözecek bir alternatif olarak pazarlayarak kötü amaçlarına kılıf uydurabilirler.


Vatandaşları dışlayan kurumları reforme edebilmek için kripto yetmez. Çok daha derin hamleler gereklidir. 



Günün Gelişmeleri İçin E-Bültenimize Abone Olun

E-Bültenimize abone olarak onaylamış ve CoinDesk Türkiye ürün ve hizmetleri için iletişim kurulmasına izin vermiş olursunuz.


YASAL UYARI

Bu sitede yer alan yatırım bilgisi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihlerini dikkate alarak, kişiye özel olarak sunulmaktadır. Bu sitede veya e-bültenlerimiz kapsamındaki sözel, yazılı ve grafiksel dahil olmak üzere tüm bilgi ve analizler; herhangi bir karara dayanak oluşturması noktasında herhangi bir teminat, garanti oluşturmamakta ve yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla paylaşılmaktadır. Coindesk Türkiye hiçbir şekil ve surette ön onay, ihbar ve ihtara gerek olmaksızın söz konusu bilgileri değiştirebilir veyahut silebilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı vermeniz beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu sitedeki yorumlardan, eksik bilgi ve/veya güncel olmama gibi konularda ortaya çıkabilecek zararlardan Coindesk Türkiye ve çalışanlarının herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.

J.P. Koning, CoinDesk'de köşe yazarıdır. Kanada merkezli bir aracı kurumda çalışmaktadır. Aynı zamanda popüler bi blog olan Moneyness'ın yayıncısıdır.

J.P. Koning, CoinDesk'de köşe yazarıdır. Kanada merkezli bir aracı kurumda çalışmaktadır. Aynı zamanda popüler bi blog olan Moneyness'ın yayıncısıdır.

Fiyatları İncele

Kripto Varlık

Sosyal Meyda Trendi

Trendleri İncele

Trend Haberler

1
ABD TÜFE Verileri Beklenenden %0,3 Daha Düşük Geldi, Bitcoin 64 Bin Dolara Yükseldi

15 Mayıs 2024 17:50

Kripto Varlık

Sosyal Meyda Trendi

Trendleri İncele

Kategoriler

Yazarlar

Piyasalar

Şirketler

E-Bülten

Politika

Teknoloji

Kripto Paralar

Hakkında

Hakkında

Kişisel Verileri Koruma Kanunu

Künye

Çerez Politikası

Reklam Verin

KVKK Başvuru Formu

İletişim

Kişisel Verileri Saklama ve İmha Politikası


Yasal Uyarı: Bu sitede yer alan yatırım bilgisi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihlerini dikkate alarak, kişiye özel olarak sunulmaktadır. Bu sitede veya e-bültenlerimiz kapsamındaki sözel, yazılı ve grafiksel dahil olmak üzere tüm bilgi ve analizler; herhangi bir karara dayanak oluşturması noktasında herhangi bir teminat, garanti oluşturmamakta ve yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla paylaşılmaktadır. Coindesk Türkiye hiçbir şekil ve surette ön onay, ihbar ve ihtara gerek olmaksızın söz konusu bilgileri değiştirebilir veyahut silebilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı vermeniz beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu sitedeki yorumlardan, eksik bilgi ve/veya güncel olmama gibi konularda ortaya çıkabilecek zararlardan Coindesk Türkiye ve çalışanlarının herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.

@2022 CoinDesk