Yazarlar
David Z. Morris, CoinDesk'in Baş Insights Köşe Yazarıdır. Fortune, Slate ve Aeon için 2013'ten beri kripto hakkında yazıyor. Bitcoin'in sosyal dinamiklerine bir giriş olan "Bitcoin Sihirlidir" kitabının yazarıdır. O, Iowa Üniversitesi'nden Medya Çalışmaları alanında doktora derecesine sahip eski bir akademik teknoloji sosyoloğudur.
Twitter'da Takip Et: @davidzmorris
Hindenburg Research, 23 Nisan tarihinde uzun sayılabilecek bir araştırma raporu yayımladı. Bu raporda Jack Dorsey’nin Block şirketi (daha önceki ismiyle Square) tarafından hayata geçirilen Cash App uygulamasının kriminal yapılar tarafından yoğun biçimde kullanıldığı ve Block’un bunu engellemek için yeterli adımları atmadığı iddia ediliyordu.
Hindenburg göreceli olarak yeni bir şirket olsa da aralarında Nikola’nın da bulunduğu bazı yolsuzlukları ortaya çıkardığı için saygı uyandırdı. Konuyu yakından takip edenler Block’un iddialara verdiği yanıtların ikna edicilikten uzak ve hatta kaçamak olduğunu düşünüyorlar. İddialar Block ve fintech sektörü açısından oldukça ciddi ve kripto sektörü de bu konuyu yakından izlemeli. Cash App önemli bir bitcoin on-ramp platformu ve olayın kriptoya doğrudan etkileri olabilir.
Daha da derinden bakıldığında Cash App’in kriminal işlemlerde ve kimlik hırsızlığında kullanılması kriptonun da sık sık maruz kaldığı suçlamalardan.
Öncelikle bu olay yüzeysel ve suçlayıcı tavırdakilerin ekmeğine yağ sürebilir. Senatör Elizabeth Warren kripto karşıtı bir ordu toplamaya çalışırken acaba geleneksel finansal hizmetlerdeki yolsuzluklara ve suçlara ne kadar bakıyor? Credit Suisse bankası sadece riskli yatırımlar yaptığı için batmadı “işkence, uyuşturucu ticareti, para aklama, yolsuzluk ve diğer ciddi suçlarla” ilgili işlemlere dair iddialarla da sarsıldı.
Bunlar cazip argümanlar olsa da kriptoya gelen eleştiriler sadece bunlarla sınırlı değil. Hatta bunlar en eften püften eleştiriler. Sonuçta suimisal emsal teşkil etmez.
Çoğu zaman önde gelen bankalar için de dillendirilen Block’a dair iddialar para, kontrol ve kâr arasındaki ilişkiyi daha derinlemesine analiz etmemiz için bir tartışma fırsatıdır. Zira bu trilamma ile kripto paralar arasında da ilişki vardır.
Cash App, birçok bankalar ve kurumların sahipliğindeki ödeme sağlayıcılar gibi yapılan işlemlerden gelir elde eder ve bununla birlikte müşterilerine polislik yapmayı da kabul eder.
Hindenburg’un ortaya attığı iddialar bu dinamiğin özündeki derin çıkar çatışmasını da bir kez daha gözler önüne serdi. Bu durumun (uygulamanın kriminal olaylarda kullanılması) Cash App tarafından biline istene uygulanan bir strateji olup olmadığını bilemeyiz ancak geldiğimiz nokta açık. Buna benzer hatta daha net durumlar bankalarla kriminal yapıların ilişkilerinde de görülebilir.
İyi niyetinden emin olduğumuz bir ödeme sistemleri hizmet sağlayıcısının bile tüm kriminal aktiviteyi engellemesini beklemek hayalcilikten öteye gitmez. Bu yapılar milyonlarca müşteriye sahiptir ve sistemi aşmak isteyen kötü niyetli biri eninde sonunda bir yolunu bulur.
Block’un Hindenberg’in iddialarına yanıt vermeye çalışırken elinden gelen en iyi şey Cash App üzerindeki aktivitenin sadece yüzde 3’ünün onaylanmamış hesaplardan geldiğini açıklamak oldu. Bu hesapların gerçek sahipleri bilinemiyor. Her ne kadar bu oran büyük bir kriminal aktiviteyi işaret etmese de kriptoya göre oldukça yüksek. (Chainalysis’in verilerine göre blok zincirlerdeki kriminal işlemlerin oranı yüzde 1’in altında.)
Bunların hiçbiri hoş durumlar değil. Ancak blok zincirleri finansal yaptırımların hayat geçirilmesi anlamında en az iki avantajlı özelliğe sahip. Birincisi ve en önemlisi şeffaflık. Birçok genele açık blok zinciri tüm işlemlerin kayıtlarını tutar ve kötü kişilerin izleri kolaylıkla sürülebilir.
Bankalar ve Cash App gibi kurumsal servisler blok zincire kıyasla çok daha opaktır ve ancak devletin gücünü temsil eden düzenleyiciler veya kanun kuvvetleri bu bilgilere erişim talep edebilirler. Bu durumda da işler ilişkilere, politik etkilere açık hale gelir.
Kripto istediğini sansürleme ve belirli bir amaca dair finansal güç kullanma gibi niyetlerin önüne geçer. Bitcoin madencilerinin ağ üzerindeki ödemeleri engelleme gücü yoktur. Bu da insanların parasıyla ne yaptığının kontrolünü asıl sahibine yani kanun yetkililerine verir.
Bir güvenilir aracıya gerek bırakmayan bu sistemin otoriteler tarafından pek de sevilmemesi şaşırtıcı görülmemeli. Gelişmiş ve olgunlaşmış bir toplumda, kapitalist ve dijital bir çağda dijital ödemelere erişimin fikir özgürlüğü gibi bir insan hakkı olduğu bir gerçektir. Bu ana dek söz konusu argüman zenginlerin ve güçlülerin işine yara biçimde kullanılıyor.
Medeniyetimiz matbaanın icadından bu yana fikir özgürlüğü kavramı etrafında kendini dönüştürme konusunda sıkıntılar yaşıyor olsa da fikir özgürlüğünün insanları daha özgür ve mutlu kıldığı gerçeği kabul edilmiş. Zamanla ödemeler özgürlüğünün de önemi ve anlamı anlaşılacaktır.
Günün Gelişmeleri İçin E-Bültenimize Abone Olun
E-Bültenimize abone olarak kişisel verileri koruma politikamızı onaylamış ve CoinDesk Türkiye ürün ve hizmetleri için iletişim kurulmasına izin vermiş olursunuz.
YASAL UYARI
Bu sitede yer alan yatırım bilgisi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihlerini dikkate alarak, kişiye özel olarak sunulmaktadır. Bu sitede veya e-bültenlerimiz kapsamındaki sözel, yazılı ve grafiksel dahil olmak üzere tüm bilgi ve analizler; herhangi bir karara dayanak oluşturması noktasında herhangi bir teminat, garanti oluşturmamakta ve yalnızca bilgi edinilmesi amacıyla paylaşılmaktadır. Coindesk Türkiye hiçbir şekil ve surette ön onay, ihbar ve ihtara gerek olmaksızın söz konusu bilgileri değiştirebilir veyahut silebilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı vermeniz beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Bu sitedeki yorumlardan, eksik bilgi ve/veya güncel olmama gibi konularda ortaya çıkabilecek zararlardan Coindesk Türkiye ve çalışanlarının herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.
David Z. Morris, CoinDesk'in Baş Insights Köşe Yazarıdır. Fortune, Slate ve Aeon için 2013'ten beri kripto hakkında yazıyor. Bitcoin'in sosyal dinamiklerine bir giriş olan "Bitcoin Sihirlidir" kitabının yazarıdır. O, Iowa Üniversitesi'nden Medya Çalışmaları alanında doktora derecesine sahip eski bir akademik teknoloji sosyoloğudur.
Twitter'da Takip Et: @davidzmorris
David Z. Morris, CoinDesk'in Baş Insights Köşe Yazarıdır. Fortune, Slate ve Aeon için 2013'ten beri kripto hakkında yazıyor. Bitcoin'in sosyal dinamiklerine bir giriş olan "Bitcoin Sihirlidir" kitabının yazarıdır. O, Iowa Üniversitesi'nden Medya Çalışmaları alanında doktora derecesine sahip eski bir akademik teknoloji sosyoloğudur.
Twitter'da Takip Et: @davidzmorris
Kripto Varlık
Sosyal Meyda Trendi
Trendleri İncele
Kripto Paralar
@2022 CoinDesk