Kevin O’Leary’nin Kripto Yatırım Rehberi

Kevin O’Leary, yüz milyonlarca dolarlık servet sahibi, televizyon yıldızı ve kripto yatırımcısı… Kendisi, geçtiğimiz yılki büyük dalgalanmadan bugüne dek geçen sürede kripto para dünyasına yatırım yapan geleneksel kökenli birçok yatırımcıdan biri. Startuplara yatırım yapıyor, kazançlarını stabil para birimleriyle alıyor ve 32 farklı kripto para birimine yatırım yapıyor.

O’Leary, Coindesk TV’deki First Mover programında şöyle demişti: “Birden fazla hisse, birden fazla token, birden fazla blok zinciri… Tek bir yere değil birçok yere yatırım yapıyorum.”

Kanada doğumlu olan 67 yaşındaki, O’Leary kariyerini yatırım üzerine inşa etmiş. Ama öne çıkan işinden ziyade kişiliği. Ona “Bay Muhteşem” deniyor. Cazip görünen şirketlere yatırım yapan bir köpekbalığı. Gözüne kestirdiği işi yapan bir kişi. Yatırımları genelde ak-kara şeklinde: Ya kazanıyor ya kaybediyor.

Buna karşın iş kriptoya geldiğinde O’Leary çeşitlendirmeye inanıyor. Şu anda elindeki en büyük yatırım Ethereum’un ana para birimi olan ETH. Bununla birlikte BTC, SOL, MATIC ve 28 diğer kripto paraya da yatırım yapmış. Ayrıca kripto borsalarının da cazip olduğunun farkında, merkezi veya merkeziyetsiz borsa modellerinin başarılı olabileceğini düşünüyor.

O’Leary’nin merkeziyetsiz finans girişimi WonderFi geçtiğimiz günlerde, Kanada merkezli ve düzenlemelere tabi olan bir borsayı nakit ve hisse takası modeliyle satın aldı.

“Benim dünyamda kriptoya yüzde 20’ye kadar yatırım yapılabilir ama bunun içerisinde hiçbir alt pozisyon yüzde 5’i geçemez. Bu çok net bir çeşitlendirme yaklaşımı. Kripto yükseliyor. Ama her biri birbirinden farklı. Yüzde 5’lik bir pozisyon sıfıra inse bile dünyanın sonu olmaz.”

Her ne kadar olabildiğince dağıtılsa da bu yatırımlar tesadüfen yapılmış değil. O’Leary Microsoft ve Google benzetmesi yaparak kripto para birimlerine “verimlilik yazılımı” diyor. Bitcoin aslında bir para birimi değil, fiziksel bir varlığı yok, bir koddan ibaret diyor O’Leary. Benzer şekilde Polygon gibi paralar da Ethereum’un gücünü artırmaya çalışıyor. O’Leary, şaka coinlere bulaşmadan “gerçek verimlilik” vaat edenlere yöneliyor.

“Bu platformlardan hangisinin kazanacağını bilemiyorum. Bu nedenle hepsinden alıyorum. Aslında küresel bir girişimin uzun vadeli yaklaşımına yatırım yapıyorum.”

Bir milyoner için bu sözler mantıklı olabilir ancak küçük miktarlarla günlük oynayan kişiler için çok da bir şey ifade etmeyebilir. Ancak bu görüşler Bay Muhteşem’in sektördeki, imajıyla örtüşüyor. Kripto fanatikleri arasında bitcoin işinin kişisel bir sorumluluk olduğuna dair yaygın bir kanı vardır. Bitcoinciler kendi göbeklerini kendilerinin kestiğini sık sık ifade ediyorlar.

Ancak O’Leary için kripto geniş bir ekonomide bir alt sektör olarak görülüyor. “S&P’nin 12. sektörü” diyor, Standard & Poors hisse endeksine referans yaparak… “Kriptonun gerçek potansiyeli bireysel değil kurumsal sermaye ile ortaya çıkar.”

Gerçekten de O’Leary’nin de dediği gibi “klavye başındaki en parlak zekalar kriptoda.” Geleneksel yatırımcılar ve risk sermayedarları son iki yılda kriptoya milyarlarca dolar para akıttı.

Kısa süre önce bu genel trende karşı popülist bir başkaldır hareketi başladı. Block CEO’su Jack Dorsey, Signal kurucusu Moxie Marlinspike ve daha birçok kişi aslında merkeziyetsiz olması gereken bir dünyada büyük olasılıkla merkeziyetçilik etkisi oluşturacak para babalarının bu alanlara ilgisinin artmasını eleştirmeye başladı. Aslında abu kişilerin kendileri de para babası ama haklı oldukları noktalar da yok değil.

Y kuşağı mensubu olan piyasa uzmanı Kyla Scanlon geçtiğimiz günlerde bu konu hakkında bir makale kaleme aldı. web 3 ‘ün de daha adil, işbirliğine dayalı ve erişilebilir bir web versiyonu olarak yeni bir zenginlik alanı oluşturması bekleniyor.

O’Leary bu noktada da siyah-beyaz düşünüyor. Merkeziyetsiz finans piyasaları daha şeffaf, dirençli ve uygun maliyetli kılabilir ancak bu faydalar tepedeki oyuncularda toplanabilir. “Ekonomik değer nedeniyle muazzam bir kurumsal sermaye akışı olacağını göreceksiniz” diyor O’Leary.

O’Leary bunun gerçekleşmesi için düzenlemeler tarafında resmin biraz daha netleşmesi gerektiğine inanıyor. Daha önce gayrimenkul sektöründeki sermaye yatırımlarının başına neler geldiğine dair hikâyeyi paylaşıyor. O’Leary, parasını bankaya koyup enflasyon karşısında erimesini seyretmektense dolara endeksli stabil para birimi USDC veya FTX (O’Leary’nin yatırım yaptığı ve sözcülüğünü üstlendiği bir kripto borsası) yatırımlarını tercih ediyor.

Bu işi kurgulamak altı aydan daha uzun sürmüş ve hâlâ mükemmel noktada değil. “Benim uyum birimimin gözünde kripto paralar birer nakit varlık değil birer varlık.” Bu nedenle uyum gereklilikleri nedeniyle yüzde 5’den daha fazla bir pay tutmak da mümkün olmuyor.

“Şu anda en fazla ihtiyaç duyduğum şey düzenlemecilerin stabil para birimlerine dair politikayı netleştirmeleri” diyor O’Leary.

Bu, O’Leary’nin düzenlemecilere seslendiği ilk örnek değil. Geçen yıl bitcoine dair çevresel konuları dile getirmiş ve kurumsal yatırımcıların gelmesi isteniyorsa ESG konularına hassas olunması gerektiğini vurgulamıştı. Çevreye duyarlı madenciler tezi ve kirli bitcoin ayrışmasını derinleştirdikçe düzenlemelere olan ihtiyaç da artıyor.

O’Leary becerikli bir yatırımcı ve konuşmacı. Ancak sektörün Bay Muhteşem gibi yatırımcılara ihtiyacı var.