"Yabancı Yatırımları Çekme Konusunda Önemli bir Avantaj Elde Ediyoruz"

26 Haziran 2024 tarihinde Sermaye Piyasası Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, yaygın bilinen tanımıyla "Kripto Varlık Yasası" TBMM’den geçti. Teklif, TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı.

Yasaya göre, kripto varlıkları alım satımına aracılık eden platformların SPK tarafından lisanslanması ve düzenleme kapsamına alınması amaçlanıyor. Bu sayede, müşteri varlıklarının saklanması ve platformlar ile müşteriler arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi güvence altına alınacak. Yasa teklifinde vergilendirme konusunda herhangi bir hüküm bulunmamakla birlikte, SPK ve TÜBİTAK kripto hizmet sağlayıcılarından belirli oranlarda gelir elde edecek. SPK ve TÜBİTAK, bu gelirlerin %1'ini kripto hizmet sağlayıcılarından alacaklar.

Mali Eylem Görev Gücü (Financial Action Task Force - FATF), 28 Haziran 2024'te Singapur'da gerçekleştirdiği toplantıda Türkiye'nin gri listeden çıkarılması kararını aldı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, toplantı öncesinde sosyal medya hesabından "Başardık" mesajını paylaşarak kararı duyurdu.

FATF'nin yayımladığı dökümanlara göre, Türkiye ile birlikte Jamaika da gri listeden çıkarıldı. FATF, Ekim 2021'de belirtilen stratejik eksikliklerin giderilmesi ve kara para aklama ile terörizmin finansmanıyla mücadele etkinliğinin artırılması yönünde Türkiye'nin kaydettiği ilerlemeleri vurguladı.

Tüm bu sıcak gelişmeler ışığında Bithero CEO'su Fatih Otluoğlu'na görüşlerini sorduk.

1) 26 Haziran 2024 tarihinde, yaygın bilinen adıyla "Kripto Varlık Yasası" olarak anılan Sermaye Piyasası Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaştı. Bu yasa teklifinin hazırlanma süreci ve yasanın mevcut hali hakkında ne düşünüyorsunuz?

Söz konusu düzenleme sürecinin beklenenden uzun sürdüğünü söylemek yanlış olmaz. Zira düzenleme metninin taslak olarak oluşturulmasının üzerinden 1 yıldan daha uzun bir zaman geçti. Yasa teklifinin hazırlanması sürecinde sektör paydaşlarından görüş alınması ve fikir alışverişi yapılması bizleri memnun etti. Kanunun mevcut halini; bu alandaki düzenleme eksiğini gidermesi, kripto varlıklar ve kripto varlık hizmet sağlayıcılarının faaliyetleri hakkında genel bir çerçeve çizmesi ve de bu kurumların artık belirli şartlar altında bir düzenleyici kuruma bağlanması açısından olumlu buluyorum. 

Öte yandan metinde yer alan bazı maddelerin diğer finansal kuruluşlara ilişkin düzenlemelerde yer almayan oldukça ağır hükümler içermesi sektör paydaşları için olumsuz bir husus. Burada kripto varlık hizmet sağlayıcılarına yönelik olarak tanımlanan, bankalarda veya aracı kurumlarda dahi olmayan sorumluluk hükümleri sektör paydaşları için zorlayıcı olacaktır. Bu açılardan bakıldığında, metnin sektör paydaşlarından alınan görüşlerin tamamen dikkate alınarak son haline getirildiğini söylemek maalesef çok mümkün değil. 

Ancak genel olarak; sektördeki eksiklikleri kısmen de olsa gidermesi ve daha da önemlisi bu alanı artık regüle bir sektöre çevirmesi açısından düzenlemeyi çok önemli bir olumlu adım olarak görüyorum. Ek olarak önemli bir konu da 6 ay içinde çıkarılacağı belirtilen ve belirli konulara dair detayları içerecek olan ikincil düzenlemelerdir. İkincil düzenlemelere kadar olan sürede yaşanacakların da, yeni yasanın ihtiyaçları ne kadar giderebildiği konusunda iyi bir test olacağını düşünüyorum.

2) 28 Haziran 2024 tarihi itibariyle Türkiye, FATF'in gri listesinden çıkarıldı. Bu gelişmenin kripto yasasıyla olan ilişkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bilindiği üzere FATF yeni teknolojilere uyuma ilişkin tavsiyesi kapsamında, sanal varlıklar ve sanal varlık hizmet sağlayıcıları alanlarında uyum süreçlerine oldukça büyük önem veriyordu. Türkiye; daha önce çıkarılan MASAK düzenlemesi sonrasında şimdi çıkarılan yeni yasa ile birlikte, FATF’in önem verdiği bir tavsiyeye uyumlu hale gelmiş oldu. Tabi ki bu durum da Türkiye’nin gri listeden çıkmasında rol oynadı. 

Öte yandan, Türkiye’nin gri listeye girdiği Ekim 2021’den günümüze kadar olan dönemde FATF, uyum için birçok konuda Türkiye’den taleplerde bulundu. Burada FATF’in 40 maddelik Tavsiye Listesi olduğu düşünüldüğünde gri listeden çıkma durumunu sadece kripto yasasına bağlamak da çok doğru olmayacaktır. 

3) Ülkemizin FATF'in gri listesinden çıkmasının etkilerini nasıl öngörüyorsunuz?

Tabi ki bir çok olumlu etki söz konusu olacaktır. Öncelikle yabancı yatırımları çekme konusunda önemli bir avantaj elde edeceğiz. Gri listede yer almak, yatırımcıların Türkiye’yi tercih etmelerinde hukuki güvenlik kaygıları nedeniyle bir engeldi. Şimdi ise yatırımcı güveni artacak, güvenlik kaygıları ortadan kalkacak ve daha fazla uluslararası fon Türkiye'ye yönelecek.

Ayrıca uluslararası finansal işlemler daha kolay olacak ve kredi imkanları artacaktır. Türkiye’nin finansal sisteminin uluslararası standartlara uyum sağlaması, ülkemizin risk primini düşürerek ekonomik istikrar ve güven oluşturacaktır. Bu da uzun vadede ekonomik büyüme ve kalkınmayı destekleyecektir.

4) Türkiye kripto ekosisteminin, mevcut bireysel yatırımcılar ve global paydaşlar açısından, bu sıcak gelişmeler ışığında nasıl bir görünüm sergilediğini düşünüyorsunuz?

Türkiye’de de ilgili otoriteler tarafından, dünyadaki örneklerinde olduğu gibi kripto paralara ve bununla beraber bu alanda faaliyette bulunan şirketlere, çok olumlu bakılmadığı bir gerçekti. Kripto varlık hizmet sağlayıcıları hakkında çıkarılan ilk düzenlemelerin kara paranın aklanmasına yönelik MASAK yükümlülüğü olmasından da bunu anlayabiliriz. 

Ancak bu düzenleme ile kripto para dünyasına yönelik olumsuz algının kırıldığını rahatlıkla ifade edebiliriz. Bu da devlet kurumlarının ve ilgili otoritelerin de buradaki teknolojiye daha çok inandığı çıkarımı yapmamızı sağlamakta, kriptonun güvenli yatırım fırsatları sunan bir alan olduğunu göstermekte. 

Yeni düzenleme bireysel yatırımcıları olumsuz etkileyecek bir düzenleme değil. Bireysel kullanıcılar kripto borsalarında rahatlıkla işlemlerine devam edebilecekler. Kullanıcı perspektifinden daha güvenli bir yatırım alanı inşa edilmesini sağlayan hükümleri nedeniyle bireysel yatırımcılar açısından çok daha olumlu bir ortam oluşacaktır.

Global paydaşlar için ise İngiltere, AB veya benzer düzenlemelerde de olduğu gibi Türkiye’deki kullanıcılara yönelik faaliyette bulunacak hizmet sağlayıcılara, kullanıcıları korumak amacıyla belli kıstaslar getirildi. Belirttiğim gibi bu düzenlemeler dünyada da çok örneğini gördüğümüz uygulamalar. Bu nedenle global paydaşların da aşina olduğu bu düzenlemelerin, ülkemize yapılacak yatırımlar konusunda bir olumsuzluk yaratmayacağını düşünüyorum.

5) Ekosistemin önemli bir paydaşı olarak, bu gelişmeler doğrultusunda yeni yılda gerçekleştireceğiniz planlar ve açılımlar nelerdir? Ajandanızda neler var?

Biz 1 yılı aşkın bir süredir BitHero'yu geliştiriyoruz ve 3 ay önce kullanıcıyla buluştuk. Kısa zamanda önemli bir kullanıcı sayısına ulaştık ve üst düzeyde bir müşteri deneyimi sunuyoruz. Platformumuzu geliştirirken her türlü gelişmeyi yakından takip ettik; ilgili kripto yasası süreçleri de buna dahil. 

Sektörün regüle edilmesini savunan taraftaydık çünkü yatırımcı güveninin sağlanması, yeni kitlelere ulaşılması, teknolojinin de bir sonraki aşamaya taşınması konusunda bu düzenlemelerin gerekli olduğunu düşünüyorduk. Çalışmalarımızı da beklediğimiz bu düzenleme çerçevesiyle uyum içinde yürüttük. 

Kullanıcılara mükemmel bir deneyim sunmak ve en üst düzeyde müşteri memnuniyeti sağlamak amacıyla geleneksel finans alanındaki öğretiler ve mevcut piyasalarda kullanılan kanunları gözeterek regülasyona uygun şekilde ürünümüzü inşa ettik. 

Kripto yasasının çıkmasıyla birlikte süreç sona ermiş değil, ikincil düzenlemelerle daha da iyi şekillenecektir. Biz de bu gelişmelerle tam uyum içinde olacağız ve ürünümüzü son kullanıcının ihtiyaçları ve beklentileri dahilinde geliştirerek en iyi müşteri deneyimini sağlamaya devam edeceğiz.