Parex Madenci Sayısını 17 Kat Artırdı

Yaklaşık bir buçuk yıl öne kurulan Parex, farklı madencilik anlayışı ve deflasyonist yapısıyla zor zamanlarda büyümeyi sürdürüyor. Dexchain tarafından hayata geçirilen proje, kendi token’ı PRX’in bir köprü aracılığıyla Ethereum, Polygon, Polkadot gibi diğer zincir ağlarına bağlanabilmesini sağlıyor.

Projenin ayrıştırıcı özelliği ise madencilik tarafında. Başladığı ilk günden itibaren proof-of-stake (PoS) yöntemini benimseyen Parex, kripto paraları merkeziyetsiz hale getirmeye yarayan node’ları, kripto para pazaryerlerine entegre ederek aracıları ortadan kaldırıyor. Bu da işlem sürelerini kısaltırken enerji maliyetlerini de aşağıya çekiyor. Hâl böyle olunca projede çalışan madenci sayısı da artıyor. “2022 yılında madenci sayımızı 17 kat artırdık” diyor Parex Pazarlama Müdür Doruk Demir.

Diğer taraftan projenin deflasyonist yapısı da işin sürdürülebilirliğini artırıyor. Proje kapsamında madencilik yapmak için projenin token’ı PRX’i yakmak gerekiyor. Demir, “Madencilikte mevcut ederi koruma imkanı tanırsanız madenciler de sizinle beraber olmaya devam ediyorlar. İlk üretim oranları yüzde 140 kazandıracak şekilde başlamıştı. Bugün yüzde 68’e düştü. Token’ın yüzde 80’i yakılarak üretildiği ve sadece yüzde 20’si dolaşımda olduğu için fiyatı çakılı gibi. Ederini koruyor ve artırmak için fırsat kolluyor. Yakın zamanda 77 milyon arz ile sınırlı tutulacağımızı da açıklayacağız. Ancak projenin yapısı gereği bu orana belki de hiç ulaşamayacağız” diyor.

Madencilik projesinin yanında bir kripto para borsası olma özelliği taşıyan Parex, merkeziyetsiz bir yapı içinde kullanıcılara hizmet vermeyi amaçlıyor. “Parex merkezi olmayan bir yapıya ve bir borsaya sahip. Parex in hedefi merkeziyetsizlik kavramını insanlara daha fazla aktarabilmek. Bizim borsamızda anahtarlar kullanıcıdadır. Bu dünyada anahtar kimdeyse güç ondadır. Son dönemde merkezi borsalarda yaşanan sorunlar bunu ön plana taşıdı. Elbette bu merkezi borsaların kötü olduğu anlamına gelmiyor. Bu birlikte ilerleyeceğimiz bir süreç” diyor.

FTX skandalıyla başlayan süreci de değerlendiren Demir, “Özellikle Türkiye’deki yatırımcılar kayıt yaptıkları için merkezi borsalara daha çok güveniyordu. Merkezi borsa sizin adınıza sizin varlıklarınızı saklıyor. Ancak bu sistemde dünyanın en büyük ikinci borsası bile sıkıntıya girebiliyor” diyor.

Merkezi yapıların merkeziyetsiz dünyada çok fazla yer edinmeye başladığını eleştiren Demir: “Olay merkezi bir hal almaya başladı. Bir merkezden çıkan tweet bütün bir piyasayı volatil hale getirebiliyor ya da regüle edilebiliyor. Bizim bu projede dünyayı kurtarma gibi bir iddiamız yok ama merkeziyetsiz yapımızla iyi bir proje olacağız. Hatta İlk 100'de yer alan bir proje olmayı hedefliyoruz” diye konuşuyor.