Trump'ın Zaferi Kriptonun da Zaferi

Eski ABD Başkanı Donald Trump, yalnızca üç ek seçim oyu gereken ve ağırlıklı olarak kırmızı (Cumhuriyetçi) eğilimli eyaletlerden aldığı destekle Başkan Yardımcısı Kamala Harris’i mağlup ederek Beyaz Saray’a geri dönmeye hazırlanıyor. Bu zafer, dünyanın en büyük ekonomisinde kripto için daha serbest bir düzenleyici ortamın habercisi olabilir.

Kripto bu seçim döngüsünde büyük bir konu olmasa da Cumhuriyetçi başkan adayı Trump, Bitcoin konferansında söz almak, bir kripto barında hamburger dağıtmak gibi sektörün ilgisini çekmeye yönelik birçok adım attı. Ayrıca Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) Başkanı Gary Gensler’i görevden almayı vaat eden Trump, sektöre hitap eden pek çok açıklamada bulundu. Demokrat aday Harris ise sektöre destek verdiğine dair bazı genel açıklamalar yapmış olsa da görüşlerini detaylı bir şekilde paylaşmadı.

Trump’ın ilk başkanlık döneminde, Biden yönetimi altında rafa kaldırılan tartışmalı bir cüzdan önerisi ve daha sonra Gensler döneminde tamamlanan özel amaçlı broker bayilik lisansı gibi düzenlemeler getirilmişti. 

Bu sicile rağmen Trump, şimdiki seçim döneminde menkul kıymetler düzenleyicisine yeni bir başkan atayacağını ve "Bitcoin’in ABD'de üretileceğini" vaat etti.

Aynı zamanda çok sayıda suçlamayla mahkum edilen darkweb pazarı Silk Road’un geliştiricisi Ross Ulbricht’i serbest bırakma sözü de verdi.

Trump, sektöre yönelik ilgisinin bir sonucu olarak kripto endüstrisinin bazı kesimlerinden büyük bir destek aldı. Bu da daha önce çok sayıda NFT satışından elde ettiği desteğin üzerine eklenmiş oldu.

Bitcoin Nashville'deki konuşmasında ise şu ifadeleri kullandı: "Bitcoin yalnızca bir teknoloji harikası değil, aynı zamanda iş birliği ve insan başarısının bir mucizesi. Yakın zamanda pek çok liderin yer aldığı devasa bir toplantı gerçekleştirildi. Harika bir dostluk ortamı var."

Trump, kampanyasının son aylarında ABD'deki "iç düşman" hakkında uyarıda bulunarak ve toplu sınır dışı etmeler vaat ederek daha otoriter bir söyleme yöneldi. Eski başkanın ekonomik politikaları büyük ölçüde ABD’nin ticaret ortaklarından gelen çeşitli ithalatlara ağır gümrük tarifeleri koymaya dayanıyor.