Winklevoss ikizlerinin Temmuz 2013'te bir bitcoin (BTC) borsa yatırım fonu (ETF) için ilk başvuruda bulunmasının üzerinden on buçuk yıldan fazla zaman geçti.

O zamanlar, bitcoin'in piyasa değeri 1 milyar doları aşmıştı (şimdi ise 900 milyar dolara yakın) ve kripto para birimi yaklaşık 87 dolardan işlem görüyordu. Cameron Winklevoss'un bitcoin'in bir gün 40.000 dolara ulaşabileceği yönündeki tahmini oldukça tartışmalıydı.

Financial Times, 2013 yılında Wall Street'teki birçok kişinin Winklevoss ikizlerinin teklifine şüpheyle baktığını ve bitcoin'in 2 trilyon dolarlık ETF piyasası için yeterince olgun bir varlık sınıfı olmadığını yazmıştı.

O sırada KCG Holdings'in genel müdürü olan Reginald Browne, şunları söylemişti: “Bitcoin, üzerine bir ETF inşa etmek şöyle dursun, kendi kapsamında bile gelişmiş bir pazar değil. Piyasaya bir ETF sürmek için yatırım değeri olmalı, diğer türlü başarısız bir girişim olur. Yatırımcılar buna ilgi göstermez ve piyasa yapıcılar böyle bir şeyin takasına yanaşmaz.”

Finansal hizmetler şirketi Morningstar ise dünyanın bir bitcoin ETF’sine ihtiyacı olmadığını, sektördeki altyapının SEC’i tatmin edecek kadar kurumsal düzeydeki gereksinimleri karşılayamadığını yazmıştı.

Winklevoss'un 2013-2014 dönemindeki başvuruları yakın zamanda onaylanan S-1'lerle karşılaştırıldığında endüstrinin nasıl olgunlaştığı ve bu kurumsal düzeydeki mücadeleye nasıl hazır hale geldiği açıkça görülebiliyor.

Örneğin, SEC’in en büyük endişelerinden biri olan saklama (custody) mevzusu 2013’te oldukça ilkel görünse de 2024 başvuruları soğuk depolama, gelişmiş özel anahtar yönetimi ve kapsamlı risk kontrollerini vurgulayan daha karmaşık bir saklama yöntemi sunuyor.

2024'ün başarılı başvuruları, piyasa gözetim mekanizmalarını da kapsıyor. CoinDesk’in daha önce de bildirdiği gibi, bunlar yeni mekanizmalar olarak karşımıza çıkmasa da 2017’de Winklevoss ikizleri tarafından sunulan ilk versiyona kıyasla çok daha gelişmiş görünüyor.

Coinbase ve NASDAQ arasındaki gibi anlaşmalarda görüldüğü üzere, mevcut model düzenleyicilerin ve ETF sağlayıcılarının yalnızca daha geniş piyasa faaliyetleriyle sınırlı kalmıyor, belirli işlemler ve trader’lar hakkında ayrıntılı verilere daha ayrıntılı bir şekilde erişebilmeleri için kişisel olarak tanımlanabilir bilgilerin (PII) kullanımını da kapsıyor.

Geçmişte kalsa da unutulmuyor

SEC, Winklevoss kardeşlerin ETF başvurusunu yüksek dolandırıcılık ve piyasa manipülasyonu riskini gerekçe göstererek 2017 yılında reddetti.

Yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Komisyon, bitcoin'in hala gelişiminin nispeten erken aşamalarında olduğunu ve zaman içinde önemli büyüklükte düzenlenmiş bitcoin ile ilgili pazarların gelişebileceğini belirtiyor. Bu tür pazarlar gelişirse, bu tip ürünlerin Borsa Yasası'nın gereklilikleriyle tutarlı olup olmayacağı yeniden değerlendirilebilir."

Winklevoss’lar yaklaşık bir düzine bitcoin ETF başvurusu arasında bulunmasalar da, şirketleri Gemini birçoğu için aktif bir saklama hizmetleri sağlayıcısı olacak ve ikili, sektörün kendisini geliştirme çabalarını desteklemeye devam edecek.

Cameron Winklevoss, Twitter paylaşımında şunları söylüyor: “Bitcoin ETF Onay Günü Kutlu Olsun!”

Toronto’daki ilk bitcoin ETF’lerinden birini başlatan 3iQ şirketinin eski genel müdürü Tom Lombardi ise bu paylaşıma şöyle yanıt veriyor: “Buradaki asıl takdir senin olmalı! Sen ve kardeşin olmasaydı bunların hiçbiri gerçekleşmezdi.”