Merkeziyetsiz Fonlar Yeni Ürünlerle Büyüyecek

Metavest CEO’su Nafiz Bayındır, dYdX sponsorluğunda hazırlanan DeFiTalks çerçevesinde Lytera kurucu ortağı Baki Er ile bir sohbet gerçekleştirdi. Merkeziyetsiz dünyadaki fonların sunduğu yatırım imkanlarının ayrıntılı olarak ele alındığı sohbette, bu ürünlerin risklerine de değinildi. Son kullanıcıların kripto para alım satım yaptıklarını ancak günün sonunda çok fazla kâr elde edemediklerine dikkat çeken Nafiz Bayındır, “Bu nedenle bir araya getirilmiş, çeşitlendirilmiş ve algoritmalar tarafından yönetilen fonlar öne çıkmaya başlıyor” diyor. 

Pasif yönetilen, kısa pozisyon açma imkanı sunmadığı için piyasaların kötü olduğu dönemde hedge imkanı sunmayan bu fonların kullanım kolaylıkları nedeniyle ilgi gördüğünü belirten Nafiz Bayındır, “Ama bu, bir yerden sonra kullanıcılara yetmiyor. Çünkü bazen kötü giden piyasa koşullarında kullanıcılar kendilerini hedge etmek istiyor” diyor. 

Geleneksel hedge fonlara yatırım yapılabilmesi için nitelikli yatırımcı olmak yani 1 milyon doların üzerinde yatırıma sahip olmak gerektiğini vurgulayan Nafiz Bayındır, “Kripto ise buna imkan tanıyor. DeFi üzerinden yönetilen hedge fonlara 100 dolarla bile girebiliyorsunuz. Hatta kendiniz bile bir hedge fon kurabiliyorsunuz” diyor.

Merkeziyetsiz dünyadaki fonların getirilerine de dikkat çeken Nafiz Bayındır, konvansiyonel yatırım dünyasındaki getiri oranlarının çok daha düşük kaldığına değiniyor ve “Burada aracıların durumuna bakmamız gerekiyor. Mesela konvansiyonel bir piyasada, kaldıraçlı işlem yaparak uzun yada kısa pozisyon aldığınızda, yada borçlandığınızda bunu aracı kurumlara ödemeniz gerekiyor. Blokzincir üzerinde ise alınan yüksek faizli borçlar, DeFi platformunu kullanan başka insanlar tarafından sağlanıyor” diyor. 

Merkezi bir yapıda piyasa yapıcılarının, kendi emirlerini ve fiyatlarını vererek insanlarım alım satım yapmasını sağladığına dikkat çeken Nafiz Bayındır, “DEX’lerde ise otomatik piyasa yapıcı şeklinde çalışan bir BOT var ve herkes aynı BOT üzerinden bu işlemleri yapıyor. Siz bir fiyat belirlemiyorsunuz. Elinizdeki likiditeyi bu havuza ekliyorsunuz. Bir başkası alım satım yapmak istediğinde, sizin eklediğiniz likidite kullanılarak işlem gerçekleştiriliyor. Merkeziyetsiz yapı daha sonrasında size bir komisyon ödüyor” diyor.

Nafiz Bayındır diğer yandan bu sistemde yaşanması muhtemel risklere de dikkat çekiyor ve ekliyor: “Burası yeni bir alan olduğu için pek çok risk olabiliyor. Ama yıllar içinde bunların çoğu çözüldü ve sahada test edilmiş ürünler çıkmaya başladı. Compound gibi oyuncular var. 4-5 senelik tecrübeleri var ve herhangi bir büyük problem yaşamadılar, yaşadılarsa da çözdüler. Ama bu tip sağlam projelerde de getiri oranları istediğimiz gibi olmayabiliyor. Bu tabi risk getiri oranıyla alakalı. Bir ürün riskliyse kazancı da biraz daha fazla olabiliyor.” 

Fon yönetiminde akıllı kontratlara ve çalışan kişilerin yeterliliklerine de değinen girişimci, “Bu taraftaki akıllı kontratlar yeni bir yazılım metodolojisiyle yapılıyor. Buradaki mantık biraz daha farklı ve bazen kodlarda sıkıntı olabiliyor. Bu nedenle dışarıdan bazı denetim firmaları bunları denetliyor. Ama bazen bu da yeterli olmayabiliyor. Bu projeyi yöneten insanların da tecrübelerine bakmak gerekebiliyor. Son yıllarda gördüğümüz birkaç olayda yöneticilerin amatörlükleri söz konusuydu. Sektör yeni geliştiği için işin başındaki insanların tecrübesizliği vardı. Ama zaman içinde yatırımcılar geleneksel finanstan kripto tarafına geçecekler. Yada bu taraftaki yatırımcılar kendilerini geliştirecekler” diyor. Merkeziyetsiz dünyadaki varlık miktarlarının zaman içinde artacağını tahmin eden Nafiz Bayındır, kripto paraların yanı sıra emtia marketlerin tokenize versiyonları ve hedge fonların bu alana ilgiyi artıracağını belirtiyor.